un kurabiyesi de aşçının sünnetinden kalma herhalde. o nasıl bir bayatlıktır amk? ben gördüm solucan falan hareket ediyor içinde. neyse midesiz olduğumdan solucanı da yedim tabii o kadar para verdik amk.
bizim Türk kültürünün bir yansımasıdır azizlerim. malum çay boş gitmiyor yanına birşeyler olsun mantığı. bir lokmalık da olsa çayın yanında verilen ikram hoştur.
ŞiMDi BUNU BAŞKASININ ÇAYININ YANINA KOYMUŞLARDIR O YEMEMiŞTiR ORDA AÇIKTA DURMUŞTUR ÜZERiNE SiGARA iÇMiŞTiR KONUŞURKEN TÜKÜRÜĞÜ DEĞMiŞTiR MINCIK MINCIK ELLENMiŞTiR sonra da benim çayımın yanına getirmişlerdir BUnu DiYE DÜŞÜNÜP bir türlü YiYEMEDiĞim KURABiYELER. ÇOK AÇSAM GÖZÜMÜ KARARTIYORUM O AYRI. *
çok yakın bir arkadaşım çalıştığı kafede kurabiyelerini yemeyen müşterilerin kurabiyelerini başka müşterilere ikram edildiğini, aynı şekilde çakıl taşı çikolatarın ve lokumların da tekrar tekrar ikram edildiğini söylemişti.
hatta milletin pis küllüklerini bezle silip, bazen küllük beziyle lokumlukları silip, çöp değiştirdikten sonra müşteriye sipariş götürüyorlarmış.
aynı işletme tuvaletleri de bu personele temizletiyormuş.
artık o kafeye yakın çevreden giden yok, çalışanları da ortalama 2 ayda bir değişiyor zaten. en çok dayanan 4-5 ay.