sigortateli , kyuubi no kitsune ve fakir isimli yazarların ortak olarak çıkardığını sandığım dergidir efenim kendisi. ha bire entry girip uplanan nadir başlıklardan. azimle çalışmışlar arkadaşlar. aynı zamanda isim vermeyeceğim ama bir cemaatin şiddetle desteklediği dergi ekidir. sonradan kendi başına çıkmaya başladı. genç dergisiyle beraber veriliyordu önceden. ve o cemaat içinde kalmış biri olarak çaydanlık altında daha çok işe yarıyodu. güldürmüyodu efenim ne yazık ki. güldürmüyodu.
edit : ayrıca o cemaat içerisinde kendilerine fakir diyerek hitap etmeyi tercih edenlerin çoğunlukta olması , bir dönem fakir nickli yazarla aynı cemaatin yurdunda kalma olasılığımızı hat safhaya çıkarıyor. heycanlandım.
Emre bilgiç gibi sağlam bi karikatürist'i bünyesinde barındıran mizaj dergisidir. çok komik olduğu bbölümler olduğu gibi, makale tarzı ya da deneme tarzı yazılar da vardır.
mizahın göreceli olduğunu bilmeyen gerzeklerin eleştirdiği dergi. lan mal ben ata demirer'e zerre gülmüyorum ama cem yılmaz'a gülerken resmen boşalıyorum. e şimdi senin güldüklerine gülmek zorunda mıyım? zorunda mıyım lan?
mendil satan çocukların sattığı mendiller gibi dergi. nasıl mendil satan çocuktan mendil, ihtiyaç duyulduğu için alınmıyorsa bu dergi de gülmek için alınmıyor, "bunlar bizden, alalım da yardım olsun" mantığıyla bağış olarak alınıyor. bu kadar zebil durumdadır mizahi açıdan.
dinci-amerikancı örgütlenmenin eksik kaldığı bir nokta mizah dergileri idi.
mizah dergileri halkçı idi, medyanın goygoylaması dışında şeyleri gösterir, tebessüm ettirerek acı gerçekleri afişe ederdi. kendince kitlesi olurdu. bağımsız kalabilmek adına bir kalemdi. farklı yönelimlerden insanların ortak buluşma mekanı idi. kimi olayı merkezinden yakalar ve gösterir kimi ıskalardı ama hepsi samimi idi..
şimdi bu sistemi yıkmak için, hükümeti arkasına alıp, bir dergi çıkardılar. eleştirileri bakıp ulan mesele bu mu nasıl bu kadar götün ile algılarsın bu meseleyi diyorsun, sonraki sayfaları çevirince dergi sayfaları içindeki dolar ve yalamaktan kaynaklı tükürük kokusunu fark ediyorsun.
usulca dergiyi kenara koyup, ya yaradana sığınıyorun yada bir mağlubiyet hüznü çöküyor içine. insandan, insanın çıkarcılığından tiksiniyorsun.
zekanın z'sini barındırmayanların eleştirdiği mizah dergisi.
sizlerin beğenisine mazhar olması için malum mizah dergileri gibi sisteme-askere tek bir eleştiri getirmeyip, tam gaz hükümete yüklenmesi lazım değil mi!
eğer sadece hükümeti eleştirmezseniz sonunuz cafcaf gibi olur. "dini tabuları yıkın" diyen aklı evvelerin "kemalist tabuları" ekseninde nefret kustukları bir dergi cafcaf. bunun için seviyoruz. *
yanlışlıkla bakma gafletinde bulunduğum, göz atmaya harcadığım 5-10 dakikama yazık, bok gibi, kağıt israfı bişey. entrylerden anladığım kadarı ile haftalıktan aylığa, aylıktan 3 aylığa düşmüş. 2 lira değil , bedava dağıtsanız, 3 ayda değil 3 senede bir çıkarsanız yine de okumam. dedim ya harcanan vakite yazık.