Sınırların kaldırılması, insanların eşitliğine olan inancın bir ülküsüdür.
irkçılık, milliyetçilik, ümmetçilik, sınıfcılık ve sair ayrımcılıkların olmadığı bir dünya arzusudur. Tüm dünya insanları esit şartlarda yasayabildikten sonra zaten sınırların bir anlamı kalmayacaktır.
Sınırsız ve sınıfsız bir dünya çok insan için bir ütopyadır, bazıları içinse umut.
geçiş yılları çok aşırı zor sonraki 3-4 kuşak arada kalmış geçer ancak sonraki kuşaklar doğuştan bu olguyu bulacakları için doğal olarak herkesi eşit görüp insanlık değerini bileceklerdir ancak bunun günümüzde olması zordur. kapitalizmin zirvesine doğru tırmanırken birgün dünya öyle bir savaş görecektir ki insanlığın değeri barışın ve kardeşliğin değeri acılardan sonra anlaşılıp eşitliğe dönülecektir. sonra da benim torunlarım belkide onların torunları dicek ki yarrağım illaki yedi ceddinizin ölmesi mi lazımdı insanlara ve eşitliğe değer vermeniz için diyeceklerdir. not: bu bir öngörü ve senaryodur kesin olur denemez belkide dünya iflah olmaz ve başlarına tayyibi tek padişah olarak getirir şaşırmam swh.
neymiş, kardeşlik olurmuş, herkes mutlu mesut yaşarmış falan... bi' çay koyun. elinde döner bıçağıyla gezenlerin dünyanın her yerinde ellerini kollarını sallayarak gezebilecekleri bir dünya çok barışçıl olurdu, kesinlikle.
dünya kupası ve ve avrupa kupaları gibi turnuvaların da yok olmasına sebep olur bu sınırların kaldırılması. kesinlikle gereksiz, zararlı. uu.
şu anlık ütüpyadır ama olmasını canı gönülden siterim. he dinler ortadan kalkmadıkçada bunun olmayacağı kesindir diyelimki bir din tüm dünyaya hakim oldu yine sınırlar kalkmaz çünkü mezhepler çıkar. hadi diyelim tek bir mezhep çıktı tarikatlar çıkar. dinler oldukça sınırlar kalkamaz efenim ne çoğrafyadan ne beyinlerden.
toplumcu değil bireyci toplumsallaşma ile olabilecek şeydir.
kişinin "tek bilek", "tek yürek", "tek dil-din", "bir vatan", "oyy milletim can milletim amanın yandan" gibi saçmalıklardan kurtulup varoluşuna saygı duyması; kendisini toplumun öğesi olarak değil, toplumu kendisinin hizmetçisi olarak görmesiyle yaratılabilecek güzelliktir.
ama hepinize bir sır vereyim birbirinize söylemeyin: siz paraya, göte, başa taparken bu imkansız.
en büyük iç savaşların kendini göstereceği ütopyadır. polis sayısını iki kat artırmak gerekecektir. rusya'da ki kadınların isyan bayrağı çekecekleri garantidir. kondom satışları patlama yaşayacaktır tabi. fabrikası olan hem karının hem paranın *mına koyuacaktır. sokaklarda nijeryalı dilenciler baş gösterebilir. ingiltere'ye emmoğlunun mezarını bayramlarda ziyarete gidiyorum diyen insan sayısı da artacaktır. her türlü olumsuz koşulu sıralamak mümkün.
gerçekleşse bütün dünya insanlarının kavgasız, gürültüsüz ve mutlu bir şekilde yaşayabileceği, ırkçılık ve milliyeyçilik gibi kavramların ortadan kalkacağı bir hayal ürünü, ütopyadır. tek kötü yanı yönetimi ve yönetim şekli olurdu.
