Allah nisa suresi 162'de bu konudan bahsediyor.
Yani alay edilince mevzu başka tarafa çekiliyor ama bütün dinlere inanmaktan kasıt semavî dinlere inanmaksa allah müslümanların tümünün ve yahudiler arasındaki ilimde ileri gidenlerin kuran'a ve kuran'dan önce inen kitaplara inandığını ve bu kimselerin mükafatlandırılacağını söylüyor.
olmayan durumdur. Hangi dinin gerekliliklerini yerine getircen ulen diye soru sorduracak durumdur. Dilin kemiği yok tabi inandım diyiverince inanmış mı oluyon.
bir koyundan iki post çıkmaz. oysa binlerce kelebek kanadından bir tablo yapılabilir. post-opurtunist yaklaşımlarla varlık-yokluk ilişkisini ihtimallere boğmak, rakı kadehinde balık olmaktır. Balık zaten 5 saniyede unutuyor, koyun kendi bacağından asılıyor, kelebek tablodan fırlıyor, japon adam amin diyor, bre imansız!
post-pozitivist bakış açısıyla yorumlandığında çelişki barındırmayan inanç biçimi. şöyle ki; inanç sistemleri eleştirilemezdir ve bu yorumların deterministik modellemeden farkı vardır. ımm, bir hinduyu niçin kelebeğe tapıyorsun diye eleştiremezsin mesela... onun için ırmaklar da kelebektir, gök kuşağı da, yağmur da... tüm dinlere inanmayı ateizmden ayıran ince çizgi ise aslında hiçbir dinin var olamayacağı ihtimalidir. her şey varsa; hiçbir şey yoktur aslında. çünkü her şey, hiçlikten doğar. buna tanrı'nın hiçliği diyoruz.