post-pozitivist bakış açısıyla yorumlandığında çelişki barındırmayan inanç biçimi. şöyle ki; inanç sistemleri eleştirilemezdir ve bu yorumların deterministik modellemeden farkı vardır. ımm, bir hinduyu niçin kelebeğe tapıyorsun diye eleştiremezsin mesela... onun için ırmaklar da kelebektir, gök kuşağı da, yağmur da... tüm dinlere inanmayı ateizmden ayıran ince çizgi ise aslında hiçbir dinin var olamayacağı ihtimalidir. her şey varsa; hiçbir şey yoktur aslında. çünkü her şey, hiçlikten doğar. buna tanrı'nın hiçliği diyoruz.
bir koyundan iki post çıkmaz. oysa binlerce kelebek kanadından bir tablo yapılabilir. post-opurtunist yaklaşımlarla varlık-yokluk ilişkisini ihtimallere boğmak, rakı kadehinde balık olmaktır. Balık zaten 5 saniyede unutuyor, koyun kendi bacağından asılıyor, kelebek tablodan fırlıyor, japon adam amin diyor, bre imansız!
olmayan durumdur. Hangi dinin gerekliliklerini yerine getircen ulen diye soru sorduracak durumdur. Dilin kemiği yok tabi inandım diyiverince inanmış mı oluyon.