Tebrik ediyorum
Gerçekleri söylemeye cesaret eden adam gibi adam
Ülkede bakkal dükkanı gibi üniversite açıldığı için işsizlik artmış durumda. Gerçek okuyanla hayali okuyan ayırt edilmiyor.
Adam profesör oluyor ama eğitim seviyesi, kültürü düşük oluyor.
merdiven altı, 3 katlı bir binadan oluşan, "mahmut üniversitesi" tarzı kurumlar, niteliksiz, işsiz üniversite mezunu ordusu yaratmaktan başka bir şeye yaramamaktadır.
bu ülke üniversite kadar, kalifiye teknik eleman yetiştirecek eğitim kurumlarına da ihtiyaç duyar.
haklı profesör. eline kamus-ı türki almadan osmanlı türkçesi öğrendim diye geçinen tarihçiler ve edebiyatçılar, üç tane profesörü aynı anabilim dalında bir arada görmeden üniversite bitiren mühendisler ve doktorlar, kendisini bile savunmaktan aciz hukukçular, beş kişinin önünde konuşurken dizlerinin bağı çözülen öğretmenler ve politikacılara bu ülkenin hiç ihtiyacı yok. cümle kuramayan insanlar lisans mezunuyum diye geçiniyor. ülkede istanbul, ankara, izmir'deki yeni açılan özel üniversiteler dahil olmak üzere ülkede ne kadar 2005 sonrası açılan okul varsa kapatılması şart. ülkede o kadar fazla üniversite var ki 2.500. adamla 25.000. adam aynı bölümde okuyabiliyor. nitelik? nitelik nerede? nasıl bir mantığa, hangi adalete sığıyor bu? açıköğretim fakülteleri, barajı zorla geçen insanlar lisans diploması alabilsin diye var. durumun vehameti tarife sığacak türden değil. birilerinin kendine gelmesi lazım artık.
dandik üniversite diye bi şey olamaz.
sonuçta öğrenilen bilgiler kitaplardan öğreniliyor.
hitabeti iyi bir hoca olursa belki daha çabuk öğrenirsin ama bu daha fazla öğreneceğin anlamına gelmez.
kitapsa herkesin ulaşabileceği bir malzeme ki artık internete de çoğu kitap var.
öğrenmek isteyen oturur kafasını patlatır öğrenir.
labaratuar meselesi falan var lakin bir lisans öğrencisi laboratuarda araştırma mı yapacak.
dünyanın hiç bir yerinde böyle bi şey yok.
lisans öğrencileri ancak mevcut bilgileri öğrenecek zamana sahiptir. onlarda kitaplardadır.
ha çok meraklı olup araştırmaya yönelen lisans öğrencileri olabilir. bunlar istisnadır.
ben ne kadar çok üniversite açılırsa o kadar iyi diyorum.
işte kitap işte bilgi.
iyi binalar, iyi yurt şartları, iyi laboratuarlar var diye o üniversite iyi öğrenciler yetiştirir diye bir kural yok.
Doğrudur Türkiye'de üniversite eğitmi nitelikli değildir. Fakat nitelik getirmenin yolu kapatmak değildir. Sen üniversiteleri önce idari yapısıyla, sistemiyle kusursuz yap ondan sonra gene başarısız olurlarsa kapatma koleje dönüştür.
Dandik üniversite olmaz, açılsın açıldığı kadar diyenleri oralardan mezun doktorların eline düşünce veya mühendislerin yaptığı binalarda oturup, depreme yakalanınca göreceğim..
Dandik üniversite yoktur, zamanla gelişecek üniversiteler vardır. Odtü kurulduğunda da kapatalım, dandik diyenler olmuştur elbet. Ayrıca bu kadar dandik adamlar büyük ünilerde yer işgal etmemeli.
1982'ye kadar kurulan ve bugün türk eğitim sisteminin yüz akı olan üniversiteleri, 2005 hatta 2000 sonrası kurulan üniversitelerle bir tutamayacağımız için haklıdır. odtü muhabbeti yapanlar olmuş, odtü açıldığında ülkede kendisi haricinde toplam 18 üniversite vardı ve dolayısıyla üniversiteyi kazanmak da okumak da hiç kolay değildi. sadece kapasite sahibi olanlar içerisinden süzülüp öğretim görevlisi kadrolarına yükselen bilim insanları odtü'yü geliştirip türkiye birincisi yapabilecek kadar başarılıydı. 1982'den sonra açılıp da yurtdışında adını geçirebilen üniversite sayısı beşi geçmez. şu an açılan en son üniversite, bu ülkenin kaçıncı 19.su? bu bilmemkaçıncı 19.'yu google'da "180 puanla 4 yıllık bölümler" yazıp arama yapan insanlar mı geliştirecek? şimdi bana gelip yeni açılanları da o yeterli insanlar geliştirecek demeyin. o yeterli insanlar o güzel atlara binip gittiler, gitmeye de devam ediyorlar. zira boğaziçi üniversitesi mezunu ekonomist gidip çankırı'da ders anlatmakla uğraşmaz. bunu siz de biliyoruz ben de biliyorum.