bürokraside büyük revizyon gerekliliği

entry3 galeri0
    1.
  1. gerekliliktir.

    yav arkadaş bir ehliyet değiştireceksin. bak maliyete bak.
    -yarım gün iş kaybı, yarım yevmiye en ülkedeki ortalama ücret üzerinden en az 1000 tale.
    -oray para yatır, buraya para 400 tale.
    -randevu, sinir, stres, memur kaprisi, eksik evrak gerginliği falan en az 1000 tale de o. (ben buna kendi adıma 5000 tale sayarım)
    en az 2000 tale ye bir ehliyet değiştiriyorsun. tamam anladım devlet üç beş kuruş kazanıyor ama kaybolan ve kimseye yaramayan en az 1600 tale var.
    vatandaşın kimlik nosu belli, ehliyeti olup olmadığı belli. bas ehliyeti gönder adrese 400 tale değil 2000 tale iste.
    aynı şekilde nufüs kaüıdı değiştirme, tapu alım satım vs vs. hepsi devlet dairesine gitmeden yapılabilecek işler.
    korkmaya gerek yok memurlar işsiz kalmaz. o işleri gene onlar yapacak ama vatandaş angarya ile uğraşmamış olacak.
    gidin bütün devlet dairelerinde ve dahi bankalarda kuyruk zibil gibi. bu nedir ya.
    yok mu el atacak biri.
    0 ...
  2. 2.
  3. bir de buna araba muayenesi saçmalığını eklemek gerektir. parasını devlete verelim ama o bürokrasiyle uğraşmayalım. sinir bozucu.

    muayene randevusu al
    sıran gelsin diye önceden git ve bekle
    muayene ettir.
    geçmezse kusurları düzelltirmek için tamirciye koş.
    yevmiyenden ol, parandan ol.

    of off nedir bu ya. valla evde bile rahat yok.
    0 ...
  4. 3.
  5. Harç miktarları ayrı mesele ama türk bürokrasinin temel problemi kurumların birbirine karşı aşırı muhafazakarlığıdır.

    Mesela bilmem ne bakanlığının bilmem ne genel müdürlüğü, başka bir bakanlığın yetki alanına giren benzer bir alanda elindeki veriyi paylaşmaktan hiç hoşlanmaz. Hatta aynı bakanlık bünyesindeki başka müdürlüklerle bile paylaşım için iç protokoller düzenlenir.

    Hani holivud filmlerinde fbi ve cia birbirinden nefret eder, kasaba şerifi de fbi’dan nefret eder ama iş ortak çalışmaya gelince herkes kendi işini yapar ya; bizde kurumlar bunun tam tersidir. Birlikte çalışmadıkça bütün kurumlar birbirine karşı saygılıdır ama iş ortak çalışmaya gelince ya yetki kavgası yaşanır, ya herkes birbirine iş kösmeye çalışır veya birbirine çelme takar.

    Hani diyoruz ya; yahu aynı belgeyi daha geçen hafta şuraya verdim, geldim buraya da veriyorum, ne lüzum var, bunların birbirinden haberi yok mu?

    Yok.

    Kanunla düzenlenmiş hallerde dahi kurumlar birbirilerine veri tabanı erişimini minimum düzeyde tutmaya çalışır. Konunun kvkk’yla da çok ilgisi yok, çok eskiden beri zaten böyle bu durum.

    Mesela herhangi bir daire başkanı sizinle ilgili bir hususta bir başka kurumu/daireyi arayıp basit bir teyitte bile bulunmaktan imtina eder, çünkü bu tavrı bilir ve “siz başvurun, dilekçe verin” falan der.

    Aslında tek tek baktığınızda türkiye’de bürokratik işlemler birçok avrupa ülkesine göre çok daha dijital ve hızlı ama işiniz birden fazla kurumun yetki alanındaysa uğraşırsınız.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük