farklı mağlubiyetten beşiktaş forvetlerinin beceriksizliği ve çansıyla kurtulan ancak 89. dakikada faruk'un kaçırdığı pozisyondan olsa gerek, beşiktaş maçının ardından "1 puan içime sinmedi, 3 puan alabilirdik" diyebilen teknik kişi. bülentciğim kalesinde 12 pozisyon görüp bunlardan 9'u net olan beşiktaş mıydı? yarı sahasına hapsolan ve sadece kontraatak futbolu oynamaya çalışan -oynayan değil, çalışan- beşiktaş mıydı? de ki, "hakkaniyetli bir sonuçtu, 1 puanla dönmek güzel vs." tamam anlarım, ezildiğin bir maçtan tekrar üzerine basarak söylüyorum beşiktaş forvetlerinin son vuruş beceriksizliği ve şansınla farklı yenilgiden kurtulup 1 puan alınca 3 puanı hak etmiş mi oluyorsun?
bülent'e saygım vardı eskiden, fenerbahçe'de yardımcı antrenör olabileceğini söylemesi ardından mütevaziliğini kaybetmesi bu saygıyı törpülemeye başladı.
geç kalmış bir yazıydı ama ne yapalım, fırsat bu fırsat...
takımı sivasspoda altı yabancı olmasına rağmen tercüman kullanmayan teknik adam. [adam kısmı vurgu icap eder]
futboLun diLinin bir oLduğunu kavramış, yabancı sınırLaması oLmayan üLkeLerde takıma katıLan yabancının üLkenin diLini öğrenmeye mecbur bırakıLmasını görebiLmiş insan. 5 yıL üLkemizde ikamet edip, tek keLime türkçe konuşmadan giden futboLcuların başına geçmesi diLenen "uygun" futboL adamı.
garip bir adam. zannedersem mehmet yıldız'ın reklamını yapıyor. tamam süper topçu ama sabah galatasaray ile anlaşmak üzereyiz görüştük diyorsun, senin yöneticin teklif yok diyor. ne iş anlamadım?
başarısına şapka çıkartılacak adam. ona lafımız yok. ama verdiği beyanatlarla bizim futbolumuzun bir bok olmayacağının en güzel kanıtlarından biri olmuştur. son sivasspor galatasaray maçından sonra verdiği beyanda, ne var canım bizim de canımız çok yandı mealinde bir şeyler söylemiştir ki işte bizim en büyük sorunlarımızdan biri de bu zihniyettir. bırakın futbolu hayatın her safhasında olayları böyle değerlendiriyoruz. işin ucu bize dokunmadıktan sonra sikim anasını diyoruz. ama böyle olmuyor işte gün oluyor bize dokunmadığı için siklemediğimiz mevzular dönüp dolaşıp kıçımıza giriyor.
hani ne zaman adam oluruz geyiği var ya, o hesap. bize dokunmayan yılanın da amına koyduğumuz zaman adam oluruz.
türkcell süper liginde şampiyon bir teknik direktör olması için daha on fırın ekmek yemesi gereken isim. geçen sene zirvede olan takımına ' şampiyon olacağımıza inanmıyorum' diyen kendisi. bu sene de gene zirvedeler ama acabalarla kafaları karışık sivasspor un. önce teknik adam inanacak ki şampiyonluğa sonra takımı inansın. acabalarla bu sene de bülent uygun nal toplayacağa benziyor. lig daha bitmedi.
mütevazi ayaklarında sürekli megalomanlık yapan teknik direktör.
maç içerisinde hakem kararlarında kendi kendine söylenmesi, küfür edecekmişçesine başını iki yana sallaması, maçtan sonra yaptığı popülist açıklamalarla hiçbir benzerlik taşımıyor. ama halkım popülistleri sever. yapacak bir şey yok.
bir fenerbahçe'li olarak bu adamı ne takımımda futbol oynarken ne de sivas'ta teknik direktörlük yaparken hiç sevemedim. sahte bi şeyler var bu adamda. yaptığı her hareket, söylediği her söz yapmacık duruyor.
sahte göz yaşları, boş konuşmaları, saçma sapan maç sonu demeçleri. hele şu eli alnına yapışmış gibi durmadan asker selamı vermiyor mu deli ediyor beni.
oynanan 3 galatasaray maçında da oynattığı oyun çağdışıydı. sen türkiye liginin lideri ve kupada da yarı finale kalmış bir takımın antrönürüsün be adam! takımını bu kadar sert, bu kadar art niyetli oynatırsan, takımının aleyhine bağırıldımı ağlak pandaya dönmeyeceksin. şu takımı bulunduğu konuma uygun bi oyun tarzıyla oynat be bi kere de.
ha sahi sen geçen hafta tolunay kafkas ı eleştirmiştin değil mi kırmızı kart gören oyuncusunu öptü diye. mehmet yıldız, ilanı aşk ediyordu herhalde bugün.
türkiye de yılda 6 kere derbi maçı oynanıyor hocam! unutma bunu.
türkiye kupası finalinde fenerbahçe'ye karşı oynadığı takdirde muhtemelen adı geçen takıma yatacak olan sivasspor'un teknik direktörü kişiliktir. yatmasının nedeni,en son kupayı aldıklarında bülent ersoy'un erkek, michael jackson'un zenci, yağmur atacan'ın portakalda vitamin olduğu fenerbahçe'nin kupa hasretini sonlandırıp ''ulan bülent sen bizim kupa özlemimizi bitirdin biz de seni takımın başına getiriyoruz'' tarzı bir söylemle karşı karşıya kalmak istemesidir.
