"gençlerimiz savaştan çıkar sağlayan çevrelerin kurduğu oyunlar yüzünden ölüme gönderiliyor" anlamında fikrini açıklayarak vicdanının sesini kamuoyuyla paylaşan insandır.
Not:
"Türkiye Cumhuriyeti Anayasası; MADDE 25.
-Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir.
Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz."
"erkek cocugum olsa askere gondermezdim" sozu yuzunden adeta ozgurluk savascisi kabul edilen sanatci. fakat onu kahraman ilan edenlerin (ermeni'lerle ilgili sozlerini de unutup) gozden kacirdigi bir sey var. diyelim ki ersoy'un askerlik cagina gelmis oglu var. 20 yasindaki adamin kararini annesi mi verecek? nerede cocugun ozgurlugu? bulent ersoy'un "erkek cocugum olsa askere gitmesini istemezdim" demesi gerekirdi. "ozgurluk ozgurluk" diyerek sadece isine gelen seyleri ozgurluk adi altinda savunan ve boylece ozgurluk kavraminin kapsamini daraltanlara duydulur.
"Başkalarının savaşı için doğurduğum çocuğu toprağa veremem" sözüyle kendisini türk olarak görmediği izlenimi veren sanatcı.
Dağlıca'da şehit edilen 12 vatan evladı, diyarbakır'da bomba patlatılması sonucu ölen masum insanlar başkaları mı oldu bülent hanım.
Unutmayın o başkalarının sayesinde güvenle servetinize servet katıp kendinizden yaşça küçük erkekler ile aşk hayatı yaşıyorsunuz. O başkaları sizin ve bizler için canını siper edip vatan toprağını korumaya çalışıyor.
Şimdi de o başkaları terör belasını yok etmek için vatan toprağı sınırlarının dışında mücadele veriyor. Sırf sizler, bizler ve analar ağlamasın diye.
kuzey ırak'a yapılan harekat ve gençlerin ölümleriyle ilgili olarak yaptığı karşı çıkışı, ulusalcı tepkilere ve hakkında soruşturma baştıldığı iddiasına rağmen sürdüren ve yaptığı basın toplantısında hiç bir parti ya da gruptan olmadığını, sözlerinin ise arkasında olduğunu, sözde değil özde milliyetçi olduğunu söyleyen, ölüm değil çözüm istediğim için suç mu işledim? diye soran müzisyen.
eğer suçluysam beni asın çıkışını da yapmış sanatçı.
dün hümanizm pıtırcığıydı çocuklar ölmesin vs. diyordu, şimdi ise gözü kara bir halk kahramanı ölümden korkmuyor... hala işte anlatamadığımız şeyler var, bu savaş her ne kadar bizim savaşımız olmasa da ölümden korkmayan askerlerimiz de var ve gerçekten ölüyorlar...
bir başka açıdan bakarsak bülent ersoy özgür düşüncesini belirtmiştir. tamam. Ancak bu özgür düşüncesini kuzey ırak tezkeresi ilk çıktığında neden vermemiştir. eğer o zaman bu açıklama yapsaydı şu an onu savunanlar aynı duyarlılığı gösterecekmiydi? Bunu soruyorum çünkü tezkerenin çıktığı dönemlerde askerlerimiz haince pusuya düşürülüp yine öldürülüyordu ve kimse hiç birşey yapmıyordu. Şu an anlatılana göre ise 200ü aşkın terörist öldürülmüş bu operasyonda. tabi ki can veren şehitlerimiz de oldu ama kalkıp onların ölmelerine anlamsız demeye kimsenin hakkı yok. konuşmak kadar vatan için can vermek de bir gencin seçebileceği bir özgürlük. üstelik onlar bu kararını alırlarken ne annelerine ne babalarına karşı yükümlüdürler.
sırf konuştuklarının arkasında olduğu için can vermeye hazır olan bir insanın ,ki konuştuğu yer-zaman olarak söylemleri çok anlamsızdı, anlamsız bir savaş dahi olsa bir gencin vatanı için can vermeye hazır olabileceğini anlaması gerekirdi. anlamamız gerekirdi.
yaptığı açıklamalar nedeniyle her şeyiyle dalga geçilen, aşağılanan sanatçı ve kendisini aşağılayanlara inat benim gözümde hep insan, hâlâ insan. şimdi "linç medyasını ve tosuncukları" birer birer görmek istiyorum bülent ersoy'un karşısında.
abd'nin istediği-izin verdiği ve yine abd'nin sonlandırdığı; ve bunu bize yaptırırken savaştan nemalanan içteki ve dıştaki güç çevrelerinin ülkemizi her anlamda bir kez daha sömürdüğü; genç insanların birer birer şehit düştüğü bir operasyon hakkında yaptığı son derece mantıklı-insanca açıklamaların ardından yapılan lincin, aşağılamanın ve faşistliğin sahipleri, koruyucuları size diyorum!
savaştan nemalananların elleri öpüldü başa koyuldu bir kez daha!
hadi şimdi siz de utanmayın, öpün bakalım bülent abla'nızın elini. hiç olmazsa bir insanın elini öpmüş olacaksınız, kan emicilerin değil!
bir kişiye uyuz olma kapasitemi zorlayan kişidir. makyajıyla, gülüşüyle, duruşuyla, bakışıyla, oturuşuyla, yelpazesiyle... "ben türk kızı doğdum, türk kızı öleceğim!.." cümlesiyle yıkılmamı sağlamış çalkalanmama sebep olmuş kişidir. allah nasıl bilirse öyle yapsın.
cinsiyetini tam olarak kestiremesemde 0 bu demeciyle bence herkesin en başta olması gereken vasfı göstermiştir.Yani 'iNSAN' olmanın bilincinde olarak insani bir açıklamada bulunmuştur.
tabi bu açıklaması kahraman türk toplumu gazını halka pompalayan kan emici medyanın hoşuna hiç gitmemiştir ve hemen bir linç kampanyası başlatmışlardır.Ancak bu ülkede hala insani vasıflarını yitirmemiş yazarların Bülent Ersoy'a olan desteği ile medya geri adım atmak zorunda kalmıştır.Rtük de bir üniter devlet kurumu olarak üzerine düşen görevi yaparak programa ve kendisine ihtar vermeyi kendisine bir borç bilmiştir.
Herşey bir kenara ne kadar kendilerine taHamül bile edemesemde Ahmet Türk dtp adına bu olay hakkında: 'türkiye'deki aydınlar bir Bületn ersoy kadar bile olamamıştır' sözü gerçekten vurucu bir cümledir ve herşeyi özetleyen bir cümledir.
Bugüne kadar sivil toplum örgütleri adı altında statüko yanlısı,rejimin sözcülüğüne bürünmüş onlarca örgüt ve düşünür gördük.Hepsini de bu aşağılık medya bizlere 'aydın' sıfatıyla yansıttı.Ancak hiçbirisi bize 'düşünce özgürlüğü'nün aslında bazı düşüncelere ters gelecek bile olsa saygı duyulması gereken düşüceler ütünlüğü olduğunu belirtmediler.
Bugün biz bir şarkıcının ağzından bunları duyunca kendi aydınlarımızın ne halde olduğunu gördüğüömüz için bu durum aslında bizleri daha çok üzüyor aslını sölemek gerekirse.
tam olarak cinsiyetine karar veremediğim ama sanat bilgisi olan bir kişi. fakat bir de türkçe konuşurken farsça ve osmanlıca kelimeler seçerek bir bilgisi varmış gibi göstermeye çalışıyor. böyle yapmasa daha anlaşılır olucağına inanıyorum.
askerdeyken hrant dink vurulmuştu, herkes hepimiz ermeniyiz sloganı atarken bu kadın, "kimse kusura bakmasın, ben müslümanım, teneşüre gidecek de olsam ermeniyim demem" demişti. askeriyede komutanlar vay erkek karıymış diye destek durmuşlardı.
ama ne demişler. bir yanlış bütün doğruları götürür. şimdi alkışı yavrusunu annından öperek askere uğurlayan türk halkından değil, hainlerden ve yaltakçılarından alıyor.
her şeyden öte iyi bir yorumcu, özellikle geçen haftaki popstar alaturka da nursal ünsal ile birlikte icra ettikleri yalan değileseri tamamen saf, katkısız ve harikulade bir şekilde seslendirilimiştir kendisi tarafından, büyülemiştir.
1981 yılında hemcinsim olan,hayata gözlerimi yummadan önce bir kere dahi olsa; "bülent bey" diye hitap edip tabanları yağlamaktır, ayrıca bu hanım ablamız ile alakalı merak etiğim konu;
(bkz: cem adler).
cinsiyeti ile ilgili yapılan yorumların artık iyice kabak tadı verdiği kişi. eleştirmek için kendisinin cinsiyetine laf atmaktan daha iyi ve geçerli doneler edinmeniz lazım. bu iş böyle olmaz.
kişisel fikrime göre baştan aşağıya yanlışlarla dolu bir insandır bülent ersoy. ancak bu doğrularını görmezden gelmemizi gerektirmez. aynı bülent ersoy televizyon ekranlarında dini inancını show haline getirirken nasıl eleştilerimize hatta küfürlerimize maruz kaldıysa son çıkışıyla da alkışlarımızı almayı bilmiştir. şöyle ki yanında oturan ebru gündeş gibi ucuz kahramanlık gösterilerine girişmeyerek sanatçı yaklaşımının ne olduğunu göstermiştir. birçok aydının söylemeye çekindiği, korktuğu cümleler bir bir dökülmüştür ağzından, insanların kendi kendilerine bile söylemeye cesaret edemediklerini milyonlara söylemiştir. ancak toplumdaki linç kültürü devreye girmekte geç kalmamıştır.en güzel örneğiyle bir dizi reyting uğruna yada sosyal mesajmı vermek mi istediler bilemiyorum, bülent ersoy'u hedef göstermekten çekinmemişdir. bu kadının söylediklerini anlamamak yada farklı anlamlar çıkarmak için özel yeteneklere sahip olmak gerekiyor heralde. zira bülent ersoy'da yanında oturan gündeş gibi sahte milliyetçilik gösterilerine girişebilirdi yada kendine sanatçı diyen pek çokları gibi hiç bulaşmayabilirdi bu işlere.
adını cadde sokağa verenler için birşey diyemiyorum zaten. gaflet, dalalet, hiyanet içindeler. herşeyden medet umar hale gelmiş batının sırtlanları.
tekrar söylüyorum bülent ersoyu kutluyorum hatta ve hatta kıvırmadığı özür dilemediği için iki kez kutluyorum.
