örgülü saçlı, burnunu dakikada 5 kere kıvıran, sıçan kılıklı bir kız, onun ne olduğu belirsiz, birgün arka mahalle güzeli, birgün zengin bir kokana, birgün ingilizce öğretmeni olan, büyü yeteneği 0'ın altında -100 olan annesi ve bir yandan da türkücü mü, köfteci mi belli olmayan, yapışkan bir adamın olduğu akıllara zarar dizi.
öyle bi dizidir ki ne desem boş yani.star tv hala utanmadan arada bi yayınlar.
o derece kalitesizlik ve sinir bozuculuk akar ki böyle nefret ettiğiniz halde arada bi bakarsınız çünkü daha ne kadar kötü olablir diye düşünürsünüz. ama her zman beklentilerin bile üstünde kötü çıkar.
hele o yunus bülbül esprileri.
oof of.
bizim çocukluk zamanımızda televizyon kötüydü keşke radyoyla idare etseydk beeh.
Beni kalp krizine sokan dizidir aga. Olaylar o kadar saçma gelişir ki bir an olsun kalbim sıkılmadan duramaz. Fantastik filmlere merak etmemdeki sebeplerden biridir. Yani şöyle ki. Hani olur da bundan daha kötü nasıl bilim kurgu çekilir diye.
dünyanın gelmiş geçmiş en saçma dizisini seçseler, en güçlü aday kesinlikle bu dizi olurdu. zaten bir yunus bülbül dizisi olması bunun en büyük kanıtı.
(bkz: keko ile eşeko)