Çok iyi bir parça.. Kendini dinlettiren, ister istemez kendimi içinde bulduğum özel bir türk rock şarkısı. Emre Aydın'ı bile solladı bana göre. Gerçi her ne kadar aynı tür adı altında olsa da kulvarlar biraz farklı. Gripin'in ruhu farklı yahu.
gripin gibi değil de bir avuç hap içip intihar etmiş gibi etki yaratan , insanın neşesi yerindeyken dahi çektiği acıları akla getiren bir şarkı. durup dururken hüzünlenmek , eskileri yad etmek , unutulanların bazı şeylerin üzerindeki tozu üfleyip tekrar zihinde canladırmak için yapılmış sanki...
ortada mazide kalan fakat unutulamayan bir aşk varsa işte bu onun şarkısıdır...
hele de bu aşk sizin tarafınızdan bitirilmemişse , işte bu acı verir.
o gün ağlama günüdür işte. ağlarsın , canın sıkılır.
kaç yaşında olduğun önemli değildir. acılar biriktirmiştir bünyede...
harcamak lazımdır ağlayarak ama harcayamazsın. içinde kalır , yüzünü bile ıslatamazsın...
her şey bir rüya olsa diye dilerken , anlarsın işte o anda;
''böyle kahpedir dünya...''
dinledikçe yüzdeki gülümsemeyi alıp düşüncelerle birlikte uzaklara götüren şarkı. dünyanın kahpeliğini yeniden hatırlatan, istisnasız her an geçmişi özleten, ağlatan...
yolculuk nereye
neler uğruna ölmeye
dört yalnızlıkla bir doğruyu götürmeye...
güzel yazmıslar güzel bestelemişler güzel söylemişler..hepsi güzel de ağlatması kötü. "hadi durma ağla ağla" dedikçe hıckırarak ağlama isteği doğuran bir sarkı. *
birol namoğlu ağla ağla diye bağırırken insanın kendini zor tuttuğu,bitmeye yakın ağlamıycam heralde derken son kırk dakikada söyle kaç yaşındasın yakarışlarıyla insana kafa kol giren şarkı.
gripin'in mükemmel şarkısı. en zor zamanlarda bağıra bağıra söylenesi başyapıt. aynaya bakarsınız, "boşver, böyle kahpedir dünya zaten" dersiniz, hafifler.
(bkz: bir hayat felsefesi olarak böyle kahpedir dünya)
depresyon zamanında dinlenebilecek en damar şarkılardan biridir. sonlara doğru kişi ister istemez ağlayabilir. ayrıca ilgili olarak; (bkz: böyle kahpedir zina)
3.41 de solistin * 'söyle kaç yaşındasın' diye bağırmasına yine aynı şekilde bağırarak eşlik etme ihtiyacı hissedilen şarkı. Uzun zamandır dinlenmemesine rağmen yine de bir anda yüksek sesle söyleme ihtiyacı hissetmiştir.
bazı melodiler vardır, popüler kültüre çakmadır, gelirler ve giderler; akar giderler kulaktan. bu şarkı ise oturur insanın içine, gitmez bir türlü. döner durur insanın beyninde. aradan 1 sene geçtiğinde zaman zaman açar dinlersin hala. sıkılmadan, gırtlağında koca bir yumruk, aksam mı akmasam mı diye düşünen gözyaşlarıyla.. melankoline basman için durur anılarında, acil durumda çıkart bile bile kanat daha fazla diye. insanın duygusal mazoşizmini tetikler.
guclu gorunmek adına gozyaslarını iceriye akıtan, kafaya balyoz yemis hissi veren, yurek burkan sozlere sahip ne kadar zaman gecerse gecsin dinlendiginde aynı etkiyi gosteren bir sarkı ancak bu kadar icten soylenebilir dedirten muhtesem otesi sarkı.
--spoiler--
hadi durma ağla,ağla
yüzünü ıslatmasan da ağla
belki hepsi bir ruya
son bulur kollarında
--spoiler--
5 yaşındaki yeğenimle aramda geçen bir diyaloğu hatırlatan şarkı;
ntl:teyzecim bu sene doğum gününe sadece birkaç saatliğine katılabileceğim.
emrecan *:* napalım esta teyze hayat böyle.
5 yaşında ufak bir adamın dahi çözdüğü bu dünya kahpe diyen şarkı.
