Niçe' (Nietzsche) nin de dediği gibi bu eser aforizmalar şeklinde yazılmıştır. Yani kim ne anlarsa. Kitabın konusu:
--spoiler--
Kitabın baş kahramanı zerdüşt düşünen ve üstinsana özlemli biridir. Bu yüzden zerdüşt dağlarda yaşar ve arada sırada halkın arasına iner. Halkın arasına inip üstinsanı anlatır, tanrı öldü der, insanın aşılması gereken bir varlık olduğunu ve türlü türlü düşüncelerini söyler. Fakat halk onu anlayamaz.
Kitabın son bölümü yaşanan bir günü anlatır. Zerdüşt dağda iken bir yardım çığlığı duyar. Zerdüştte merak edip yola koyulur. Zerdüşt tek tek sembolik anlamları olan kişilerle tanışır ve her biriyle konuşması bittikten sonra onları mağarasına davet eder. En sonunda zerdüşt kimsenin kalmadığını fark eder fakat yardım çığlığı hala gelmektedir. Bunun üzerine zerdüşt çığlığın mağarasından geldiğini ve tanıştığı insanların ondan yardım istediğini anlar. Mağarasına gider. Onlarla bir yemek yer. Kitabın sonunda ise zerdüşt dağdan ışıklar saçarak iner yani üstinsan olmuştur.
--spoiler--
Niye derdinizi tek cümlede anlatmak için götünüzü yırttınız amk? Nokta diye bir şey var olum, kullansanıza şunu. Nefes alamadım len resmen. Benim dil bilgisi pek iyi değildir ama bu yaptığınızı etik bulmuyorum sayın amına koduklarım.
Bazı satırlarını anlamak için verdiğiniz savaş sonrası "eeaah okumuyorum yaa" deyip, bir zaman sonra okuduklarınız kafanızda yerleşince, birden "haaaa, aslında bunu demek istemiş" diye uyanıp, tekrar elinizde bulacağınız kitap. çok şey katar.
- uzak durun yalnıza haksızlık etmekten, nasıl unutur yalnız olan! nasıl çıkarır acısını! dipsiz bir kuyuya benzer yalnız. taş atılabilir içine: fakat deyin bana dibe varırsa bu taş, onu kim çıkarabilir oradan? sakının yalnızı incitmekten! eğer incittiyseniz, beklemeyin, öldürün!
friedrich nietzsche'nin son kitabı. aynı zaman da bilgeliğini harmanladığını ve bütün görüşlerinin tek bir çatı altında topladığını iddia ettiği kitabıdır. gerçekten, sindirilebilmesi zor bir kitaptır.
Bi adamın ben böyleyim diyip durduğu kitap. Kanuni'nin Fransız kralına yazdığı mektup gibi. Bırak küçük dağları dünyayı yaratmış. Belki sonra güzelleşirdi ilerledikçe. Ama 70-80 sayfadan sonra şans vermedim.
onu anlatan öteki yazarların Kitapları daha güzel valla.
Yıllar önce okuduğum ve harika cümlelerle karşılaştığım icin de tekrar mutlaka okumalısın bu basto dediğim bir kitaptır. Niçe abimizin ve nihilist felsefesinin başyapıtıdır.
alman filozof friedrich nietzsche'nin son kitabı. bu bağlamda tüm fikirlerini topladığı, gayet net bir şekilde dile getirdiği eseri diyebiliriz. salt bir felsefi eser olmaktan ziyade felsefe ve edebiyatı birleştiren kült bir ara geçiş örneği olduğunu söyleyebiliriz.
kitaptan birkaç alıntı;
''ama yurt bulamadım hiçbir yerde: bütün kentlerde tedirginim ben, ve bütün kapılarda ayrılış. son zamanlarda yüreğimin beni yönelttiği bugünün kişileri, yabancı ve alay gibi geliyor bana; bense sürülmüşüm ana yurtlarıyla baba yurtlarından''
''yalan söyleyemeyen, gerçeğin ne olduğunu bilemez''
''onlara göre erdem, alçak gönüllü ve uysal yapan şeydir; böylelikle kurdu köpeğe, insanı da insanın en evcil hayvanına çevirdiler''
''her şey gider, her şey geri gelir, sonrasızca döner varlık çarkı. her şey ölür, her şey yine çiçeklenir; sonrasızca sürer varlık yılı''
''her bilgi, tedirgin bir vicdanın dibinde yeşermiştir şimdiye dek! parçalayın, ey gören kişiler parçalayın eski levhaları!''
sindire sindire okunması gereken kitap. öyle roman okur gibi değil de özellikle zaman ayırıp kafa yormak lazım. tam olarak içselleştirseniz de yarım yamalak anlasanız da tekrar okumak isteyeceksiniz.