böbrek taşı

entry166 galeri8 video1
    26.
  1. sabah ağrıyla uyanan insana "ölüyorum lan heralde" dedirten üstüne hangi yöne yatsam da rahatlasam diye sorduran fakat hastaneye gidildiğinde herkesin nesi varmış bakışlarına maruz bırakan, yüzsüz, aynı zamanda insanın hayatı sorgulamasını sağlayan minicik(8mm) işkence aleti.
    edit: sayesinde sigarayı bırakmaya karar verdim.
    1 ...
  2. 27.
  3. sırtta ani bir ağrıyla başlayan bir rahatsızlıkla kendini gösteren şey. bilinen tek ilacı rowatinex'tir.
    1 ...
  4. 28.
  5. giriş: iş bu entry fazlaca kişisel öğeler içermektedir...

    doğum sancısına eşdeğer bir rahatsızlık olduğu kesin... * öyle anlaşılmaz bir anda bastırır ki, vize haftasında siz notlarınızı toplamak için uğraşırken bir anda ani bir sancıya kapılıp kendinizi fakültenin önüne çağırılmış bir ambulansın içinde buluverirsiniz... sancılar içinde kıvranarak önce medikoya götürülürsünüz -bu olayı ilk kez yaşayanlar için- ve idrar ve kan tahlillerinize bakılarak sizi hastaneye sevk ederler, ama hey hat! işte hastanelerimizin ne kadar sağlığa önem verdiğini, kayıt yaptırmadan "nolur bana birşeyler vurun da şu illettten kurtulayım" feryatları dökerken siz, devlet hastahanesi acil çaışanları ısrarla kayıtın yaptırılmasını beklerler, sanki o an sosyal güvenceden yararlanıp yararlanmamayı umursuyormuşsunuz gibi... (bkz: parası neyse veririz kardeşim)

    sonra efendim, bu çok zeki doktor ablalar size iki tane sağlam ağrı kesici vurup röntgene yollarlar, röntgen odasına girdiğinizde direkt mi yoksa indirekt radyografi mi çekileceğini sorarsınız ve daha cevabını alamadan pantolununuz paçanızda röntgeniniz çekilmiştir bile... -böbrek taşının görüntülenmesinde indirekt, yani bir kontrast madde vücuda enjekte edilerek çekilen röntgen daha belirleyicidir.-

    fakat olur mu efendim, bu röntgende taş maş görülmez, niye ivp çekmediniz diye sorduğunuzda acildeki pek akıllı doktor abla size gülmeye başlar; " tıpta mı okuyorsun yavrum sen, bak ben sana ilaç yazayım, şimdi sen tıpış tıpış çapa nın yolunu tut ve ultrason çektir bakiim tamam mı?"

    üstelik daha "ablacım yok ben veterinerlik okuyorum ama yahu benim iğne fobim var" diyemeden kıçınıza batırıp sizi topal bırakdığı iğneler de cabası...

    neyse canım acınız biraz olsun azalınca kendinizi dervişler gibi yollara verirsiniz ve doktorun tavsiyesi üzerine durmadan yürüyüş yapıp su tüketmeye gayret gösterirsiniz; fakat işte eyy! kara talihim... sınav haftasının tam ortasındasınız ve zaten kronik farenjitiniz bir haftadır yakanızı bırakmamakta... üstüne bir de böbrek sancısı eklenince değmeyin keyfine gitsin; ne iğneler keser sancınızı, ne de eczaneden aldığınız ağır ağrı kesiciler...

    nihayetinde geceleyin kıvranmaktan gözlerinizden yaşlar geldiğinde bir iğne daha vurdurup faydasını göremeyince soluğu çağırılan ambulansla çapa da alırsınız... sağolsunlar iki samimi dostunuz da sabahtır size yarenlik etmekte...

    ve ilk sancının başlamasından yaklaşık on-oniki saat sonra, çapa ya vardığınızda -ne hikmetse- sancınız birden, ama birden, musluğu kapatırmışcasına kesilir ve bari gelmişken doktordan ivp için randevu alayım dersiniz ve size bir kağıt yazmasını rica edersiniz...

    ertesi günü akşama kadar sancınız belirmez, gariptir, ama siz de bir halt yapamazsınız... sabahın köründe kalkıp çapa ya gidersiniz, üroloji kayıt daki hatun kişi "sevksiz almıyoruz anam" diye sizi geri postalar... hadi o bizim mallığımız, sevk almadan gitmişiz diye kampüse dönüp medikoya gidersiniz, bu sefer de "sağlık karnesiz sevk yazmıyoruz aslanım" lafını işitirsiz, ama olur mu ulan? bugün sınav var dı ama! ben hiç çalışamadım sancıdan, mutlaka rapor almam lazım... rapor için sevk lazım... sevk için karne lazım... karne memlekette kaldı... hassiktirrrrrrr...

    tabi yalvar yakar mediko nun baştabibinden bir rapor koparır günü kurtarırsınız artık... lakin sizde ne çalışma azmi, ne iştah, ne yaşama sevinci kalmıştır... şükür ki gün boyunca sancı belirmez...

    ama işte bir sonra ki gün... böbreğiniz 22 yılın intikamını alırmışçasına kıvrandırmaya başlar sizi... ağrı kesiciler, iğneler, şişelerce bira, litrelerce su, bol bol yürüyüş... yok efendim hiç birisi sancınızı kesmez ve yapabileceğiniz hiç bir şey yoktur; bir gün öceden sipariş verdiğiniz sağlık karnesi kargoyla gelmiştir fekat, bu sefer de 23 nisan nedeniyle mediko kapalıdır... yani sevk yok... yani rapor yok, tedavi yok, ultrason yok...

    durun bakalım macera daha bitmedi, bakalım yarın neler olacak...

    yalnız ne diş ağrısına benziyor bu illet, ne karın ağrısına, ne de başka birşeye; bildiğin taş doğuruyorsunuz kıvrana kıvrana...

    o değil de kadınlar 2-3 kiloluk yavruyu doğururken bu acıya katlanıyor, ben yarım milimetrelik kumu atarken gözümden yaşlar geliyor ya, işte en çok da bu koyuyor ulan insana...

    son olarak allah kimsenin başına vermesin... * *
    27 ...
  6. 29.
  7. nice koçyiğitleri yere devirdiğini gördüğüm pirinç kadar taşcıktır.
    4 ...
  8. 30.
  9. kendisi küçük acısı büyük bir illettir.
    3 ...
  10. 31.
  11. 0.033 gr ağırlığında, (2x4) mm boyutlarında olan bir tanesiyle beş yıllık bir ilişkiden yeni kurtulduğum, kimsenin başına gelmesini istemediğim bir illettir. *

    ancak bir defa taş oluşmuş kişide 3-5 yıl içinde %50 olasıkla tekrar taş oluşabileceği belirtilir, bu yüzden kişiye bol bol su ve taş oluşumunu engellemek için limonata içilmesi önerilir.

    insanı sızım sızım sızlatan o taşın kimyasal yapısı ise magnezyum ve okzalat içermektedir, limonatayı da bu nedenle öneriyor doktorlar.*
    4 ...
  12. 32.
  13. takvimler 1999 senesini gostermekte ve robterk yaz tatilini sehrinde gecirmek uzerer bursa'ya gelmektedir, nilufer turizmin 16 kn plakali araclarindan birine binmis, husu icindedir.

    iste bu ahval ve serait icerisinde iken sagdan saplanan bir sanci ile beynim dondu, alnimda boncuk boncuk terler olustu. bir yandan da dusunuyorum ula apandis mi bu yoksa kola'yi fazla mi kacirdik da midemiz gaz mi yapti? neyse efendim akabinde kah aci ceke ceke, kah dikkatini baska bir noktaya odaklamaya calisip acidan kacmaya calisan shaolin rahibi gibi bursa'ya vardim. birden bir mide bulantisi ve ter istilasi basladi tuvalete zor attim kendimi, yaz tatili icin iyi bir baslangic olmasada iyi ki okulda olmadi diye bir yandan sevinmekte idim. bir aralar yerinde okul olan su an da neye donustugunu bilmedigim bahar hastanesine muhayene icin gittigimde apandis teshisi konuldu. hey yavrum hey; teshise gel ebesine atlayayim bir de apandistten olacaktik. akabinde babamin septik yapisi sayesinde ikinci hastenede yapilan ultrasyon sonucu bobrekte yaklasik 1 cm'lik tas oldugu tespit edildi. amina koyayim ne zaman buyudun 9 mm olacak kadar kursun gibi pezevenk .. neyse sonunda kirdirarak kurtulduk bu tastan fakat 8 sene sonrasinda yine yaklasik olarak ayni zamanlarda ben burdayim yaraam oyle triplere girme dercesine tekrar kendisini hissettirdi bu arkadas. bu sefer istanbul'dan degil ama yurtdisindaki okulumdan donuyordum ve allah'an ucakta falan birsey hissetmedim ama 2 gun sonrasi evde dinlenirken ebemi sikerten agriyla kalkana kadar bu sefer kirdirilacak yerde de degilmis ee ne yapacagiz, ara tara yok ameliyat desen simdi ortami germeye gerek yok agalar. neyse efendim bir iki arkadasi arayip amerika'ya umut yolculugu yapmaktan kurtulduk ismi rowatinex'ti yarimin yesil ufak kutusu icinde balik yagina benzeyen minik kapsullerde oral yoldan aliniyordu, gunde 4 tane olmak uzere. iste bu mucizevi bir ilactir pehlivanlar bir haftada tas ufalandi, minildi ve cikti. siz siz olun rowatinex'i alin, aldirin ; bobrek agrisindan bebeler, babasiz kalmasin.
    5 ...
  14. 33.
  15. yolculuğu esnasında adamı solucan gibi kıvrandırır.
    3 ...
  16. 34.
  17. Böbrekler tarafından kandan süzülen vücut için gereksiz fazla sıvı idrar şeklinde atılırken beraberinde atılan bazı katı maddeler bazen idrar yollarının içinde çökerek böbrek taşlarını oluşturur.

    idrarı oluşturan suyun az, beraberinde atılan maddelerin fazla olması
    yanında idrar içinde bulunan taş oluşumunu engelleyici bazı maddelerin
    azlığı da farklı kristallerin idrarda çökmesine neden olur.

    Çok değişik sayı, büyüklük ve yapıda taşlar görülmektedir.
    Taşların büyük bir kısmı kalsiyum içerikli olmasına rağmen çoğu zaman idrar
    içindeki kalsiyum ve diğer bazı kimyasalların düzeyleri normal sınırlardadır. Aşırı eksersiz yapan, sıcak iklimlerde yaşayan, sıcak ortamlarda çalışmak zorunda olan kişiler daha çok terleme ile sıvı kaybettiklerinden idrar miktarları azalır. Konsantre hale gelen idrar içinde taşların oluşma olasılığı çok yükselir.

    Kalsiyum, oksalat, ürat, sistin gibi kimyasalların idrarda aşırı düzeylerde
    bulunması taş oluşumunu kolaylaştırır. idrar yollarında enfeksiyon varlığında, normal yapıda olmayan böbreklerde ve ailesinde taş hastalığı öyküsü olanlarda taş oluşumu daha fazla görülür.

    Ayrıca, kullanılmakta olan mide asidini azaltıcı ilaçlar (antasidler), kalsiyum, D vitamini, C vitamini, kortizon, bazı antibiyotik ve idrar söktürücü ilaçlar da taş oluşumuna zemin hazırlayabilir.

    idrar yollarında çok farklı yapıda taşlar oluşabilir. Kalsiyum taşları en sık görülen taşlardır. Sıklıkla kalsiyum oksalat bazen de kalsiyum fosfat yapılarında oluşurlar. Kalsiyum ve oksalat idrarda fazla ise bu tür taşların oluşumuna neden olurlar. Vücuttaki paratiroid hormonunun fazlalığı, kanser, bazı böbrek hastalıkları bu tür taşlara zemin
    hazırlayabilir.

    Enfeksiyon taşları genellikle iri böbrek taşları halinde karşımıza gelirler. Bazı mikroorganizmaların idrardaki üreyi parçalayan enzim salgılamasıyla alkali hale gelen idrarda çöken taşlardır. Kadınlarda daha sık görülür.

    Ürik asit taşları etten zengin diyetle beslenenlerde oluşan asit yapıdaki idrarda çöken taşlardır. Gut hastalığı ve bazı kemoterapiler oluşumunu kolaylaştırır. Direkt çekilen röntgen filmlerinde görünmeyen taşlardır. Ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi incelemeleri ile tanı konur.

    Sistin taşları sistin metabolizması nın bozuk olduğu durumlarda görülebilen
    taşlardır. Çok nadir görülür ancak sık nüks ederler.

    Erkeklerde 2-3 misli daha fazla görülür. Taş öyküsü olan hastaların
    yarısında sonraki on yıl içinde tekrar taş oluşumu görülmektedir.

    Diğer bazı risk faktörleri:
    20-40 yaş arasındakiler
    Ailede taş öyküsü
    Tek ya da anormal yapıdaki böbrekler
    Sık idrar yolu enfeksiyonu geçirenler
    Kullanılmakta olan ilaçlar (bazı idrar söktürücüler, antasidler, guatr
    ilaçları) Proteinden zengin beslenenler
    Genellikle az su içenler
    Fazla hareket etmeyenler, yatalak hastalar
    Bazı ince barsak hastalıkları veya ameliyatları geçirmiş olanlar
    idrarda kalsiyum, oksalat, ürik asit gibi minerallerin yüksek düzeylerde
    bulunması
    idrarda sitrat azlığı (sitratın taş oluşumunu önleyici etkisi vardır)
    idrar pH'ındaki değişiklikler (çok düşmesi ya da çok yükselmesi)

    Böbrek içinde yerleşmiş olan taşlar eğer idrar akışını engellemiyorsa şiddetli ağrıya neden olmaz. Bel ve sırt bölgelerinde hafif adale ağrısı benzeri yakınmalar olabilir. Böbreğin tamamı taşla dolu olduğu halde hasta hiç rahatsızlık hissetmeyebilir.
    Ağrı: idrar yolu taş hastalığının en önemli bulgularından olan ağrı taşın idrar yolunu tıkadığı durumlarda ortaya çıkar. Tıkanmanın ani ve tama yakın olması şiddetli taş sancısına neden olur. Ağrının nedeni taşın gerisindeki idrar yolu içinde basıncın artmasıdır. Doğum sancısından bile kötü olduğu şeklinde tariflenebilen ağrı sırasında sıklıkla bulantı, kusma gözlenir. Ağrı, taş böbrek çıkışını tıkıyorsa ya da üretere (böbrekle mesane arasındaki kanal) yeni girmişse, genellikle böbrek üzerinde veya sırtın yan tarafında hissedilir. Taşın aşağıya doğru inmesiyle birlikte ağrı da
    kasıklara doğru yer değiştirir. *idrarda kanama: idrar yollarında taşı olan hastalarda görülebilen diğer bir bulgu ise genellikle idrar renginin hafif pembeleşmesi şeklinde tariflenen idrarda kanamadır. Ayrıca idrarın bulanık ve tortulu gelmesi, kokulu idrar
    yapma gibi bulgular da olabilir. Enfeksiyon: idrar yolu taş hastalığına sıklıkla enfeksiyon eşlik eder. idrar yaparken yanma, sık idrara çıkma gibi bulgular görülebilir.
    Enfeksiyonun böbrekleri etkilediği durumlarda yüksek ateş gözlenebilir. Bazı böbrek taşları genel sağlık muayeneleri sırasında çekilen filmlerde tesadüfen saptanır. Daha sıklıkla şiddetli ağrı ve idrarda renk değişikliği olan hastalarda yapılan idrar tahlili ve ultrasonografik görüntüleme ile tanı konur. Böbrek ve mesane arasındaki kanal (üreter) içine girmiş taşların tanısında ultrasonografik inceleme yetersiz kalmakta, bilgisayarlı tomografi ile net tanı konması mümkün olmaktadır. Kontrast vererek çekilen görüntüleme yöntemlerinde ise böbrek fonksiyonları yanında idrar yolları anatomisinin
    değerlendirilmesi de mümkün olmaktadır. Böbrek taşları rahat düşürülebiliyorsa genellikle ciddi bir problem oluşturmazlar. Taşa bağlı tıkanıklık çok uzun süreli olmadığı sürece kalıcı bir hasar yaratmaz. Ancak farkına varılmadan tıkanıklık devam ederse enfeksiyon ve kalıcı böbrek hasarları gözlenebilir. Çok sık nüks eden
    taşlarda, tıkama ile birlikte enfeksiyon varlığında, iri taşlı, sık ameliyat
    geçiren hastalarda zaman içinde böbrek fonksiyonları nda değişim
    gözlenebilir. Taş rahatsızlığı yaşayanların yaklaşık yarısı sonraki 10 yıl içinde tekrar
    taş oluşumu ile ilgili problem yaşamaktadır. Bazı şeylere dikkat ederek taş
    oluşum riski en aza indirilebilir:
    Günde yaklaşık 2 litre idrar çıkaracak kadar sıvı alınmalıdır (önemli kısmı su olarak). Taşların büyük kısmı kalsiyum içerikli olduğundan önceleri kalsiyumlu gıdalar yasaklanırken günümüzde kalsiyumun taş oluşumunu önleyici etkisinin bile olduğu saptanmıştır. Ancak çok nadir durumlarda (barsaktan kalsiyum emilimi aşırı olan, çok yüksek dozda kalsiyum tabletleri alan hastalar gibi) kalsiyum, taş oluşum riskini arttırmaktadır. D vitamini takviyeli yiyecekler ve kalsiyum bazlı antasitlerden
    kaçınılmalıdır. Hayvansal gıdalar aşırı tüketilmemelidir. Diyette tuz kısıtlanmalıdır.
    4 ...
  18. 35.
  19. (bkz: gemide) filminde unutulmaz bir söz vardır ;

    (bkz: adamın götünden kan alırlar kamil kan) öle bişi bu taş.
    2 ...
  20. 36.
  21. 37.
  22. eğer böbrek taşı kalsiyum taşı ise magnezyum tüketmek fayda sağlıyacaktır. çünkü magnezyum kalsiyumu yok edebilmektedir.
    1 ...
  23. 38.
  24. kabir azabi diye tabir edilen 3 agridan birine neden olan tas.

    digerleri:

    (bkz: kulak ağrısı)
    (bkz: diş ağrısı)
    1 ...
  25. 39.
  26. yaklaşık bir ay önce biri böbreğimi deşiyormuşçasına ağrı yapan obje. idrardan sürekli kan gelmesi durumunda kendisinden şüphe edilmesi gerek. bir ay önceki o dayanılmaz ağrıyı ağrı kesiciyle geçirmiştim, doktor da inceptum ve bir ağrı kesici verip, bol bol zıplamamı ve su içmemi söylemişti. yağlı böbrek filmi için tahlile gitmedim, hiç ağrım falan yoktu, idrarım da normaldi... lakin bu sabah yine kanlı idrar ve hafif böbrek sızısı ile uyanana kadar. şu lanet taşları dökmenin alternatif bir yolu yok mudur, bilen yazsın, mesaj atsın, allah razı olsundur.
    1 ...
  27. 40.
  28. eşkina balığının taşının iyi geldiği söylenen taştır. limonatanın içinde ezip içiyorlarmış galiba. ayrıca roxawenti denilen ilaç da kesin çözüm sağlıyor(muş).
    1 ...
  29. 41.
  30. acısına dağlar taşlar dayanmaz.
    0 ...
  31. 42.
  32. dünyanın en ağır sancısını çekmenize sebep olan taştır.
    hani derler ya allah düşmanıma bile vermesin evet hakikaten vermesin.
    sancı geldiğinde yer ve gök başınıza geçiyor ve hayattan kopuyorsunuz resmen.
    0 ...
  33. 43.
  34. Bugüne kadar bilinen, en ağır olanı yaklaşık 1.36 kg'dir.
    2 ...
  35. 44.
  36. şimdi kimse darılmasın, yakın dönemde yaşadım biliyorum. bu meret resmen adam sikiyor. hani bir zenci gelse de aralıksız 50 saat falan kanırta kanırta... ehem neyse işte ancak o zaman anlayabilirsiniz. 185 boyda 80 kiloluk fit bir adamı yerlerde süründürür, hatta caferin deyimiyle sürüm sürüm sürttürür bu meret. taş düşürürken yaşanılan hadiseler ise düşündürücüdür. mesela sabah ereksiyonunda ufaklığın her zamankinden iki kat fazla büyümesinden tutun da uyurken bile şişlendiğinizi hissetmek gibi.

    kan işemeye, pıhtı çıkarmaya, rahatlamak için kusmaya çalışmaya o kadar alışırsınız ki "rabbim böyle mi bundan sonrası?" der durursunuz. ama bir gün o da ne? lan şarladı gitti hiç böyle kolay işemiyodum, dur ılık su içeyim de bir daha işeyeyim dersiniz. ikinci idrarda ise 1.2 cmlik mal bir şey çat diye düşer. tabii ki alırsınız.**hemen doktora gidilir. doktor derin bir oh çeker. taş da bir güzel çekiçle ezilir.

    burdan çıkarılacak ders taşı olan adam dayak yemişten beterdir. kavgada fala da acı eşiği yükselmiş olacağından sikertir. yalnız her fiziksel acı gibi unutulur bir süre sonra.
    0 ...
  37. 45.
  38. dün gece testiselerimdeki ve belimdeki şiddetli ağrı sonucu gittiğim doktor sayesinde, vücumda olduğunu öğrendiğim taş.
    3 ...
  39. 46.
  40. düşüren için en şiddetli ağrıların sebebidir, allah kimseye yaşatmasın denilecek hadisedir.
    2 ...
  41. 44.
  42. küçük olduğu zaman yerinden oynama ihtimali daha fazla olan ve daha fazla ağrı veren taştır ki yumruk büyüklüğünde olanları da mevcuttur.
    1 ...
  43. 45.
  44. aşırı stres ve kafein tüketimi sonucunda insanın böbreğinde büyüyen nesne.
    1 ...
  45. 46.
  46. 2 yıldır şahsıma garip mimikler yapmayi öğreten elem ve keder verici minicik mini minnacık baş belası.

    "Taşla yaşamayı öğrenin" A. Mete Taşakara
    3 ...
  47. 47.
  48. böbrek taşı insanı öldürmez de güldürmez de.kırma aşamasında doktor: "2000 kere vurmak yeterlıydı ama 500 de kendımden vurdum." eyvallah be hacı sağol!!!
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük