insanı sadece bir dondurma kabıyla hayal kırıklığına uğratan annenin işidir oraya koyulan dondurma kabı. zira bu kabın içerisinden, siz çilekli, limonlu dondurma beklerken, haşlanmış nohutla karşılaşabilirsiniz. o yüzden dolapta karşılaştığınız zaman, hemen heyecan yapmayıp, olası durumlara kendinizi hazırlayınız. olur da içerisinde gerçekten dondurma bulursanız, böylelikle mutluluğunuzu ikiye katlamış olursunuz.
içinden pekmez çıkan coca cola şişesi gibi bunun da daima içinden taze fasulye, salça, sarma çıkar. o kaplar nereden geliyor o dondurmalar nereye gidiyor bilmiyorum.
buzdolabının buzluğunda değil ise içinden zeytinyağlı taze fasulye çıkması muhtemeldir. ancak buzlukta ise ve yine içinden fasulye çıkıyorsa o zaman efkarlandırır, dolabın kapağındaki rakı şişesine yöneltir adamı. bir annenin, çocuğunun hayalleriyle oynadığı tek nesnedir belki de dondurma kabı.
içinde sarma olduğunu sanarsınız keyifsiz bir halde salona geçersiniz yarım saat sonra yeğeniniz yanınıza aynı kutuyu kaşıklayıp gelmektedir.
dondurma vardır.*
kapağını açtıktan sonra içindekini hala dondurma zannedip, tepeleme bir kaşığı ağzına attıktan sonra tereyağı olduğunu anlamak daha büyük bir hayal kırıklığı ve psikolojik bunalım. o yüzden dondurma kabının içinden çıkan hiç bir dolma, pasta, börek bana hayal kırıklığı yaşatamaz.
içinden börülce çıkınca yılan zannedip elinizden attığınız ve annenizden dayak yemenize sebep olan kutudur. pandoranın kutusu gibidir. içinden ne çıkacağı hiç belli olmaz.
