aynı evde yaşayan, ama farklı mesailerde çalıştıklarından birbirini göremeyen kişilerin haberleşme biçimidir. genellikle iş yerlerine uzak evleri olan, banliyöde oturup şehir merkezine çalışmaya gittiğinden her günün üç saatini yollarda geçiren ve bu yüzden evden erken çıkıp aynı evde yaşadığı kişiyi göremeyen metropol insanlarında görülür. evden çıkmadan herhangi bir kağıda yazılan not, eve gelenin ilk uğrayacağı yerlerden biri olan buzdolabı üzerindeki mıknatıslı eciş büçüşlerden birinin altına sıkıştırılıp gidilir. hatta batıda bunun sanayii bile oluşmuş, buzdolabı üzerine kolaylıkla yapışabilen mıknatıslı bloknotlar üretilmiştir.
"bakıcının parasını öde", "çimler biçilecek" gibi yapılması gereken ev işlerine dönüktür çoğunluğu, bir de "gece seni öyle arzuladım ki" notları görülür ara sıra, ama buzdolabına bırakılan her şey gibi soğuktur tabi.
alışveriş listesidir. evde ihtiyaç olan, biten ne varsa anında oraya not alırsın. çarşıya giderken notu da cebine koydun mu, "ben ne alacaktım burdan" diye mal mal dolaşmazsın markette. gerekli ihtiyaçları alır çıkarsın. şiddetle önerilir.
masaüstü bilgisayarımızın bozulduğu ve herkesin ablamın laptopunu kullandığı dönemde ablamın yapıştırdığı not:
bilgisayar kullanma saatleri
emekli:09.00-17.00
öğrenci: 17.00-21.00
işçi: 21.00-00.00