can sıkıntısından insanın canı bir şeyler yemek ister e haliyle yegane yemek deposu buzdolabına gidilip kafa içeri sokulup bir şeyler aranır. bir kaç yumurta, yarısı kesilip kaseye konmuş limon, geri planda kalmış ağzı açılmayacakmışcasına kapatılmış turşu kavanozları, içinde ekmek parçacıkları kalmş bir iki reçel ve kokmuş peynirden başka bir şey yoktur. ona rağmen sanki bir umut aralarından bir şey çıkacakmışcasına araştırılır. bunu gören anne kişiye yaklaşır ve " ne aradın oğlum/kızım yok bişey yok hadi kapat " der ve sizi bu umuda yolculuktan çeker kurtarır.