açılışı bugün yapılan, istanbul ümraniye tepeüstü mevkiindeki alışveriş merkezidir. ikea'nın hemen bitişiğindedir. Tepeüstü kavşağı ve kısmen de şile otoyolu trafiğinin içine etmesi kaçınılmazdır.
O civarda oturanlar için en azından ihtiyaç halinde palladium'a kadar gitmeye gerek kalmamıştır.
Pazar günü önünden geçerken görünüşünü tuhaf bulup ne yapmışlar la buraya diye bakındığımız, akşam geçerken oldukça ışıklandırılmış olduğunu gördüğümüz, yeni ve çok büyük alışveriş merkezi.
istinye park'ın çakması gibi duruyor ama en azından haramzadelerin uğrak yeri değil.
bir eleştirim var; süs havuzlarının kenar duvarları çok kısa ve çocuklar için tehlike arz ediyor.
Ilginc bir yapi fakat hic gezme istegi uyandirmiyor. defalarca gorup hic gezmedigim avm. Ikea ve meydan varken kim girer ki kapali ve buyuk bir yapiya?
içindeki restaurantlar dışında (Burger House, Paul vb) pek bir nanesi olmayan AVM. Ümraniye ikea'nin hemen bitişiği olur kendileri. Altında MacFit spor salonu bulunur.
ilk başlarda büyüka diye okuyup şansal büyüka avm işine girdi herhalde hiç de haberimiz olmadı diye düşünürken sonradan sonraya buyaka olduğunu idrak ettiğim ferah ve nispeten sakin avm. yeri bir kere çok mantıklı olmuş. meydan avm'de tabiri caizse bi bok yok. ikeadan çıkan adam direk buyakaya gider önce kirpi'de olsun, midpoint'te olsun, mezzaluna'da olsun yemeğini yer sonra networkünden zarasına kadar alışverişini de yapar. arabası olmayanlar için servisi de varmış ki haftasonları oğlunu darlayıp ikeaya gitmek isteyen ev hanımı hanım teyzelere gün dorğmuştur bu açıdan. neyse içinde baya sağlam markadalar da var. sakin de daha ne amk.
Bütün Çekmeköy, Ümraniye ve Dudullu mafyalarının perde arkasından ortaklaşa yönettiği, kafalarına göre mağaza müdürlerini rehin alıp serbest bıraktığı, ara sıra masa altından haraçların döndüğü, hafta sonları kalabalıktan otoparkında bırakın yer bulmayı aracın bile giremediği, mimarisi güzel ama ruhu çevresinin kokuşmuşluğunu yansıtan alışveriş merkezi.
bir ara sürekli önünden geçerdim. ama hiç girmedim. çünkü girmem, niye gireyim ki. girecek başka yer mi yok. girilecek en güzel yer bir avm olabilir mi? yüksek yoğunluklu olarak, lümpen proleteraya ve beyaz yakalı alışkanlıkları. yani avm kültürü. yazık bu insanlara.
