üniversiteyi kazandım diyen garibim bilkent öğrencilerinin, liseden kopamamış alışkanlıklarını barındıran( zil çalması gibi) bir anlamı da bence "araf" olan, ne lise ne üniversite.(i hate busel)
elementry, pre-intermediate, intermediate, upper intermediate ve pre-faculty olmak üzere 5 seviyeden oluşan eğitim birimi.
en zor seviyenin upper intermediate olduğuna dair rivayetler vardır. hatta "upper forever" bile denmiştir.
seviye atlamak için öncelikle cat sınavı, speaking sınavı ve öğretmen kanaatinden toplam 60 ve üstü puan almak gerekir. buna ek olarak written outcome'ları, proje ödevlerini ve ödev portföyünü eksiksiz teslim etmek gerekmektedir. genelde 22* saat olan devamsızlık hakkını da geçirmemiş olmak lazımdır ayrıca.
bunları başardığınız takdirde eca olarak da bilinen kur bitirme sınavına katılmaya hak kazanırsınız. 60 veya daha üstü puan alırsanız seviyeyi tamamlarsınız.
son seviyeye gelince, bölüme geçebilmek için cope adı verilen 3-4 saatlik bir sınava girilir. enteresandır.
Değeri bölüme geçince anlaşılan bilkent üniversitesinin güzide ingilizce hazırlık okuludur. Bilkent lisesiyle yanyana oluşundan mıdır, Merkez kampuste olmayışından mıdır nedir hep bi lise havası eser.
çok aptalca bir sınav sistemine sahip kurum. şöyle ki 8 haftalık kur devam ederken ilki 4. ikincisi 8. hafta olmak üzere cat denilen ara sınavları oluyorsunuz. bunlardan toplam alabilceğiniz maksimum puan 75 ayrıca learning portfolio diye ödevler yapıyorsunuz sunumlar writingler feedbackler falan var. bunlardan da maksimum 25 puan alıyosunuz. aslında buraya kadar anormal değil pek. ama bu ödevleri ve sınavları sırf eca denen kur atlama sınavına girmek için yapıyosunuz. 60 puan toplayan herkes eca ye girebiliyor. eee bu durumda cat ve lp lerden 80 veya 90 civarı not puan öğrenciler demezler mi biz niye yaptık onca ödevi 60 puan alıp zar zor girme hakkı kazanandan ne farkımız var diye. derler tabi hocalar da 80 puan alanla 60 puan olan eca ya aynı motivasyonla girmezler 80 puan alan kendine daha güvenli girer diyolar. külliyen alan efendim. aksine daha büyük bir sinir bozukluğuyla giriyor. bunun yerine mesela adam cat ve lp lerden toplam 80 puan almış diyelim bu puanın yarısı yani 40 alınıp eca da 60 puana tamamlmaya çalışsın öğrenci. daha adil olacağı kanaatindeyim. tabi artık oturmuş bu sistemi bilkentin değiştirmesini beklemek de hayal olur.
BUSEL'da öğrenciLerin incompLete oLması an meseLesidir.Gerek project work,gerek written outcomes,gerek CAT ve akıL aLmaz ECA LeriyLe "aLLahım neydi günahım" dedirten ve akabinde küfür küLtürünüzü geLiştirecek bir feLsefeye sahip oLan,"doyamadım bu kura bir daha okuyacağım" züğürt teseLLisiyLe bir düşüp bir kaLkıp okunan nadide okuLum.
(bkz: i Love BuseL)
hem öğrencisine hem öğretmenine kök söktüren, tamamen satıcı-müşteri mantığıyla eğitim veren, öğrenci kapasitesinin akıl almaz derecede yerlerde süründüğü bir zamanki iş yerim.
Bilkent üniversitesi bünyesinde bulunan okula girdik nasıl olsa biter diyenlere bilkent üniversitesinin verdiği ilk cevaptır ancak Amerikan kolejleri yada Ted koleji gibi okullardan mezun olan öğrencilerin hazırlık atlama sınavı (bkz: cope) engeline takılmadan geçebileceği liseden bir adım öte üniversiteden bir adım beri olan okul valla bitmek bilmiyo tarafımdan test edildi
BUSEL(Bilkent university school of English). bilkentin hazırlığının asortik halidir. her gün onlarca öğrencilerin bedduasında kendine yer edinmiştir genelde 'busel sana kafam girsin' ve türevleri şeklinde anılır. HTU (Head of Teaching unit)ları ile de nam salmıştır kendileri son derece zalimdirler bunların en önemli görevi öğrencinin başına iş açıp onları okuldan soğutmaktır. Zira busel a edilen küfürlerden onlarda nasiplerini almaktadırlar.
