baştan sona acınası bir varlık. yosun rengi damarlı elleriyle şadırvan demirlerine asılan yaşlı bir amcanın bitkin suratı nasıl hüzünlendiriyorsa insanı, işte bu aciz, kifayetsiz, yüzünde slip don giymiş şeytanların kaptı kaçtı oynadığı ne oldum delisi sünepe de aynı şekilde koyar adama.
kader ve kaza yoktur onlar için. pagan adetlerinden biri olan astroloji adı altında yıldızlara tapma geleneğini sürdürürler. bir çoğu islamda burçların yeri olmadığını da bilmez. tüm ayet ve hadislere rağmen güneş, mars, venüs, uranüs ve daha birçok yıldızın konumuna göre geleceğinin şekilleneceğini düşünecek kadar zekidir bunlar. fakat, tüm o gördüğü gezegen ve galaksilerin yaratıcısı olan rabbinden haberleri yoktur...
terazinin sadakatinin, başağın vicdanının, aslanın heyecanının, ikizlerin canlılığının, yengecin duyarlılığının rabbinin tecellisinden kaynaklandığını akıl edemezler. peygamber efendimizin (s.a.v) bilemediği geleceği rezzan kiraz gibi garip kadınların bileceğine inanırlar. allah akıl fikir versin deyip geçmek lazım bu kütük kafalılara.
fala inanma, falsız da kalma oalyını benimseyen yurdum insanıdır. burçlara ciddi ciddi inanmakla allaha şirk koşmak arasındaki bağlantıyı hala kurabilmiş değilim.
Şems sûresinden sonra Mekke'de inmiştir; 22 (yirmi iki) âyettir. "Bürûc", burc kelimesinin çoğuludur. Sûrede burçları olan gökyüzüne, kıyamet gününe ve o güne tanıklık edecek olanlarla, yine o gün müşahede edilecek olaylara yemin edildikten sonra Yemen'de geçmiş bir olaya temas edilir: Yahudi Zûnuvas ve adamları, yahudiliği kabul etmeyen Necran hıristiyanlarını, Hendek içinde yakılmış bir ateşe atarak yakarlar ve yanmakta olan insanları seyrederler. Bu şekilde işkence ile yakılıp öldürülen kimseler inançları uğrunda ölmüşlerdir.
Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.
1. Burçlara sahip gökyüzüne,
2. Geleceği bildirilmiş olan güne,
3. (O günde) tanıklık edene ve edilene andolsun ki,
4. Kahroldu o hendeğin sahipleri,
5. O çıralı ateşin ,
6. Onlar (yakanlar) da başlarına oturmuşlar,
7. Müminlere yapmakta oldukları işkenceyi seyrediyorlardı.
8. Onlardan, sırf, azîz ve hamîd olan Allah'a iman ettikleri için intikam aldılar.
9. O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü kendisine aittir, ve Allah her şeye şahittir .
10. Şüphesiz inanmış erkeklerle inanmış kadınlara işkence edip sonra tevbe de etmeyenlere cehennem azabı ve (orada) yanma cezası vardır.
11. iman edip sâlih ameller işleyenlere ise, zemininden ırmaklar akan cennetler vardır. işte büyük kurtuluş budur.
12. Şüphesiz Rabbinin yakalaması çok şiddetlidir.
13. Bilin ki O, (kâinat yokken) ilk olarak yaratan, (ölümden sonra tekrar hayatı) geri getirendir.
14. O, çok bağışlayan ve çok sevendir.
15. Şerefli Arş'ın sahibidir.
16. Dilediği şeyleri mutlaka yapandır.
17. Orduların, haberi sana geldi mi?
18. Yani Firavun ve Semûd'un
19. Doğrusu inkârcılar (gerçeği) yalanlayıp dururlar.
20. Allah onları arkalarından kuşatmıştır.
21. Hayır o şerefli bir Kur'an'dır.
22. Levh-i Mahfuz'dadır.
Bir insanın doğduğu ayda güneşin geliş açısı, mevsim ve hava sıcaklığı, o mevsimde yetişen sebze ve meyvelerin o çocuğun karakterine etki edebilmesi mümkündür. Ayrıca anne hamile iken ne yemiş, ne içmiş belki onlar da karaktere, tipe etki ediyordur. Hani imkansız değil gibi sanki.