panik atagı olan burger king e gitmesin derim. popişlerine acı biber sürülmüşçesine viyak viyak sipariş alan ve sordukları yıgınla soruyla insanı bezdiren çalışanlarını sevmiyoruz! *
+ buyrun efendim ne alırsınız
- bi Xxx menü lütfen
+ xxx menü mü efendiiiim?
- evet
+ kolanız ve patatesinizz büyük boy olsun mu efendiiiiim?
- hayır istemiyorum.
+ neden efendiiim ama kampanya var!!!
- boşver normal olsun.
+ peki efendiiim
+ peki sogan halkası ister misiniz???
- yok kalsın.
+ ekstra sos ister misiniz efendimmmm!1 ???
- acı sos istiyorum.
+ kaç taneeee efendim?
- lan bi ziktirgit cay demle amuş. ***
anlayacagınız eziyet gibi, ceza gibi bir şey burger da yemek yemek.
bir insanın çalışma koşulları, eziliyor olması ve kapitalizm ile çalışan - müşteri ilişkileri keskin çizgilerle birbirinden ayrılmalıdır. bizler de öğrenci olduk ve bizler de ekmeğimizi taşı sıkarak kazandık o zamanlarda. misal ben öğrenciyken maskot, animatör, süper market stand hostu, tercüman, fuar elemanı, güvenlik görevlisi gibi bir çok işte çalıştım. yeri geldi ezildim yeri geldi aşağılandım yeri geldi takdir gördüm ama bunları yaparken en önemlisi yaptığım işi hakkını vererek yaptım. hemen hemen bütün işlerde sigortasız çalıştım, sırf canı sıkılan bir müşteri yüzünden işimden bile kovuldum ama kovulurken bile ciddiyetle kovuldum. 3 kuruş para uğruna saçma sapan insanların ağız kokusunu çektim ama mecburdum o 3 kuruş paraya. şimdi bakın arkadaşlar insan ister kapitalist sistemin en bariz aynalarından biri olan fast food zincirlerinde çalışsın isterse de o kaptalist düzeni yöneten ceolardan cfolardan birisi olsun hiç fark etmez. bir çalışan şayet yetersizse ve müşterisine saygı göstermiyorsa ezilmeye ve hor görülmeye muhtaçtır. adamın işi sipariş alıp o siparişi doğru ve hızlı bir şekilde müşterisine sunmaksa müşteri bunu sonuna kadar talep eder. adamdan domatessiz bir hamburger istediğini söyleyip yenilen hamburgerin içinden domates çıkıyorsa bunun kapitalist düzenle hiçbir alakası yoktur. biz millet olarak fakir edebiyatını çok seviyoruz ama bu gencecik öğrenciler ilerde bizi yönetecek adamlar. 2 lafı doğru anlayıp 2 lafı doğru düzgün bir araya getiremiyorlarsa ve bunu küstahca yapıyorlarsa karşımdaki insanın kim olduğunun pek de bir önemi kalmaz.
kızlarının kolu kılı,erkeklerin saçı yağlıdır çok kabadırlar siktiklerim sanki '' bir tane ketçap verir misiniz '' sorusunu '' ananızı sikerim ha ona göre '' olarak algılarlar o kadar gariptirler amk.
kasa bolumunde kiz olanlarinin %90inin kolu killidir. onun disinda burger king'in ceo'sunu o yuke koysan ve oyle maas versen hacca gider ben calisanlarimin hakkini yiyormusum diye. ayni zamanda yerli pastanede garsonluk yapan tun gun ayakta kalan garson vb elemanlar ile de sikintilari aynidir. kapitalizmin yerlisi yabancisi yok.
çok ağır şartlarda çalışan işçilerdir. evet buraya giren insanlar en fazla 3 ya da 5 ay süreyle çalışabiliyor, bünyeleri kaldırmıyor. psikolojik olarak çöküyorlar ve başka iş buldukları an işi bırakıyorlar. dikkat edin düzenli gidenler bilir, personel devamlı değişir çünkü dayanmaz, dayanamazlar. ondan atıp tutmayın yok gerizekalı yok bilmem ne amk. sen tıkıncan diye göt atıyor adamlar orada.
onlara gerizekalı demeden önce, hatta herşeyden önce; onlarında birer insan olduğunu ve hatta çoğunluğunun öğrenci olduğunu unutmamak gerekir. hani seni zengin eden sistemin ezdiği adamlar var ya? onlar işte bu bahsi geçen çalışanlar.
Çok zor koşullarda ve çok az para alarak çalışan gencecik insanlardır.
Kapitalizmin türk gençliğini sürüklediği kara tablonun temsilcileridir onlar.
O kara servetler, bu gencecik çocukların damla damla alın teriyle büyümektedir.
Ama bu gençlerin çoğu seçeneksizlikten bu acımasız koşullara boyun eğen çalışanlardır.
kesinlikle geri zekalı çalışanlar topluluğudur, giydikleri kıyafetin düzeninden, yürüme şekillerine, müşteriye yaklaşım biçimlerine kadar tutunda bu kadar öküz insanları neden hep burger çalışanı yaparlar anlamak mümkün değil. gözlemlerim gördüğüm 3 farklı şehirde ki burger king çalışanları içinde geçerlidir ha arada 1-2 tanede olsa düzgün adam çıkmaz mı çıkar.
nasıl ki bir bankacı bizi saatlerce beklettiğinde, bir taksici yağmurun altında bizi almadığında, bir başbakan istediğimiz şekilde davranmadığında kızabiliyorsak siparişimiz farklı geldiğinde de tepkimizi göstermemizin doğal olduğu çalışanlardır. emekçi diye pozitif ayrımcılığa gerek yok, hepsi işçi.
fişte king boy patates+kolayı görmelerine rağmen normal boyut verenleri de barındıran topluluk. düzgünü illa ki vardır anasını satayım da ben bunu yapan adamdan şikayet edemez miyim? birileri nedense "onlar çalışıyor bir de ağız kokusu çekiyor" tribine girmişler. ulan karşılığında maaş alıyorlar işte. onlar da vardiya dışında kalan öğünlerini bazen burger'da yapma lüksüne sahipler. çünkü ne burger king ne de mcdonalds zengin mekanı değil.
her amerikan markası gördüğünüzü zengin sanmayın kardeşim siz de.
aralarında yakışıklı olanları da vardır. lüleburgaz burger kingte çalışan sarışın uzun boylu çocuğa burda selamları mı iletiyorum. tanışmadık seninle. yaka kartında ismini almıştım facebook'ta aradık tüm yurtla beraber ama bulamadım seni.
