buralar soğuk

    6.
  1. mevsim değişimlerinde, değişen bir ruha sahipseniz bir insanı sevdiğinizi anlayamayacak kadar uçarıdır aynı zamanda ruhunuz. her mevsimi sevenlere üzülüyorum en çok. bir de nerde olduğunu bilmeyenlere. ya vardır ya da yoktur keskinliğini benimseyemiyorsanız felsefe olarak, işte o kadar belirsizdir yolunuz. siz her mevsim değişen havada soluklar alır ve verirken, gökyüzü aslında hep aynı karanlıkta olacaktır. bir yıldızın parlaması dikkatinizi ne kadar çekiyorsa diğer yıldız en az onun kadar sönüktür. böyle işte mevsim değişimleri. soğuğu, sıcağı, yanışları...
    hep soğukta kalanlar için, nereye giderse gitsin değişmeyen mevsim, yani kış, hiç bir yıldızın etkisinde ısıtamayaaktır dünyasını. belki de bir yıldızın ışığında ısınmaktansa, sadece tek mevsimde kalmak en iyisi. ayazında üşümek. ve o soğukluğa kendini bırakmak en iyisi. güneş herkese aynı yönden doğmuyor, evet. doğruymuş.

    "güneşi odama aldım, rüzgardan şarkılar yaptım"
    12 ...
  2. 7.
  3. sonraları yazılmış hikayeleri seviyorsanız eğer, bugüne dair hiç cümleniz kalmayacak kurabileceğiz. bugünün cümlesi yoksa, yarınınız muallak olacaktır. hep hayal.
    özlemek insanın ruhunu kemiren bir illet. ne kadar kaçarsan o kadar kemiriyor. ve ne kadar görmezden gelirsen o kadar derinde. bir insanı birden özlemezsin. bi yerlerinde hep ona dair özlem vardır. ama bazı zamanlarda daha çok hissedersin ve o zaman özledim dersin. bir de hep özleme hali vardır. insan o çemberin içindeyken, dışarıdan gelen anlık etkileri hissedemiyor. dönüp durur özleminin içinde. hep de yazılmamış bir hikaye niyetine. cümleleriniz yarım, bir sonraki bekleyişe. bir sonraki kim?

    "o" ben değilim.

    "ben senden umut mutluluk umdum, geceler geldi hüzünleri buldum"
    6 ...
  4. 9.
  5. kendini bilen, hadsizlikten imtina eden feridun düzağaç şarkısı. son dans için de uygun bak hatta.

    hakkı verilemedi falan denmiş bu şarkı için... doğrudur. sebebi de müziğindeki salınımın ağlak edebiyatıyla paralel seyretmeyişidir ki, bu da yapay melankoliye fırsat vermemektedir çok şükür. duyumsamak ya da duyumsamamak, bütün mesele bu. işte müzik babında burada ikiye ayrılıyoruz; gerçekten dinleyenler ve hazıra konanlar olarak.

    azca kasvetli çokça karanlık bir barda ve amatör bir gruptan dinliyormuşum gibi gelir bu şarkı bana her dinleyişimde. büyü dediğin işin bu kısmında galiba. iyi ki de öyle.
    5 ...
  6. 14.
  7. üniversitenin ilk yıllarında cafede salak salak takılırken, daha tam olarak kimse tanışmadığından sınıfça topluca birlikte oturuyoruz herkes'i sıradan süzüyorum ve içimden iş yapmaz, lavuk, at hırsızı, salak gibi isimler verirken * birden çook güzel bir kıza kilitlenip kalıyorum tam karşımda oturuyor ama gözlerimi alamıyorum üzerimden arkasında da cafenin televizyonu var * amaçsızca bir süre daha baktıktan sonra kız ani bir haraketle bana bakıyor o anda gözlerimi yukarı kaldırıyorum ama indirmiyorum hiç aşağıya,
    bana bakıyor ve "televizyonda ne var diyor" bozuntuya vermiyorum "çok güzel bir klip var film gibi ona bakıyorum" dönüp arkasını bir süre bakıyor "evet güzelmiş kim bu" diyor işte o zaman biraz panikliyorum tanımıyorum çünkü klip sahibini "şey di bu ee şey ee" derken ismi çıkıyor feridun düzağaç şarkının ismi de buralar soğuk "güzelmiş" diyor "evet severim ben bu adamı" diyorum ve gözlerinin içine bakıp soruyorum "sen hangi sanatçıları seversin"....

    eşimle tanışmama vesile olan feridun düzağaç'ın her zaman ayrı bir yeri vardır bende..
    4 ...
  8. 2.
  9. hakkı verilmemiş bir feridun düzağaç şarkısı. Sözleri şöyle

    yüreğimdeki tüm çiçekleri sana kopardım sana topladım
    güneşi odama aldım rüzgardan şarkılar yaptım
    bir seni söyledim sonra şarkıları sana dokundum
    sana sana
    ben senden umut mutluluk umdum geceler geldi
    hüzünleri buldum
    geceyi içime aldım gözyaşıdır yıldızlarım
    bir sana uzandım sonra karanlığa sonra sana dokundum
    sana sana
    gelme dur ne olur
    gelme kal
    sana verdiğim çiçekleri yanına al
    buralar soğuk siyah çirkin karanlık
    yani gelme
    seviştiğimiz gecelerde kal
    bize benzeme
    4 ...
  10. 5.
  11. --spoiler--
    yüreğimdeki tüm çiçekleri sana kopardım sana topladım
    güneşi odama aldım rüzgardan şarkılar yaptım
    bir seni söyledim sonra şarkıları sana dokundum
    sana sana
    ben senden umut mutluluk umdum geceler geldi
    hüzünleri buldum
    geceyi içime aldım gözyaşıdır yıldızlarım
    bir sana uzandım sonra karanlığa sonra sana dokundum
    sana sana
    gelme dur ne olur
    gelme kal
    sana verdiğim çiçekleri yanına al
    buralar soğuk siyah çirkin karanlık
    yani gelme
    seviştiğimiz gecelerde kal
    bize benzeme

    --spoiler--

    aradan bi kaç satır ayırayım istedim, tek bir satıra bile kıyamadım. ulan bi şarkının sözleri bu kadar iyi olur mu, hadi sözleri bu kadar iyi olur bi şarkıya bu kadar 10 numara bir kilip çekilir mi? nerdesin lan feridun diyesim geldi birden, lan dememin nedeni eski bir dost gibi göremdendir seni, keşke eskimeseydin!!!
    3 ...
  12. 10.
  13. klibi ömer faruk sorak tarafından çekilmiş feridun düzağaç'ın neredeyse en güzel şarkısıdır. öyle güzeldir ki yüreğimdeki tüm çiçekleri sana kopardım sana topladım gibi hayvani derecede muhteşem bir cümleye ev sahipliği yapar.
    2 ...
  14. 6.
  15. kaos.... söylenebilecek en hafif kelime budur bu şarkı için. ortak olduğumuz keder bizi içine çeken kaotik soğuk ve oralar... kaos... bunu kaotik bulanlar bunu da kaotik buldu (bkz: hareket vakti)
    2 ...
  16. 4.
  17. akşam vakti dinlenilmemesi tavsiye olunur. psikolojiniz bozulabilir.
    2 ...
  18. 1.
  19. feridun düzağaçın beni rahatta dinleyin albümünden bir parçadır.şarkı herşeyi ile süperdir.son derece soft bir müziktir.sözleri oldukça güzeldir.lavinia ile hemen hemen aynı ayarda bir şarkıdır.şarkının sonlarına doğru bir akardeon solosu vardırki anlatılmaz yaşanır cinstendir
    ''yüreğimdeki tüm çiçekleri sana kopardım sana topladım...''diye devam eder
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük