bahsi geçen haksızlık, burak'a değil, galatasaray'a yapılmıştır. önce bunu bir netleştirelim. hem 3-2 kazanılan schalke maçında, hem de madrid deplasmanında burak'a yapılan hareketler net penaltıydı. bu kısmı kesinlikle tartışılmaz. lakin insanlar şunu da oturup bir düşünsün;
burak efendi, zaten penaltı olan pozisyonu bile abartıp 'penaltı almak için' düşüyor. adam bu çirkefliğinden bir türlü vazgeçemedi. bakın tekrar söylüyorum; zaten penaltı olan pozisyonu bile abartıyor, 'penaltı alayım' istiyor. halbuki kendisinin bir şey yapmasına gerek yok. hakem zaten verecek o penaltıyı. ama işte burak'ın bu işgüzarlığı yüzünden, hakemlerin vereceği varsa da vermiyor. olaya biraz tarafsız bakın abiler ablalar. adam kendini yere atıyor, atıyor, atıyor işte lan. gerçekten penaltı olan pozisyonda bile atıyor. bunu görmemek için resmen kör olmak lazım.
böyle abartılı tripler falan.. lan insan gibi düşsene amk. ya da hiç istifini bozmasana. ne abartıyorsun?
kendini öyle bir atıyor ki, sanırsın beline kürekle vurmuşlar...
sonuçta ortada bir haksızlık varsa, bu haksızlık galatasaray'a yapılmıştır, burak'a değil. bilakis, bu haksızlıkta burak'ın payı büyüktür.
siz sanıyor musunuz ki, avrupa maçlarındaki hakemler türkiye liginde olan bitenden bihaber? valla ben hiç sanmıyorum. sen her maç karı gibi kendini yere çalarsan, takımına 'haksız' penaltılar kazandırırsan, bir gün aynı haksızlığa da sen uğrarsın kardeşim. olay bu kadar basit.
net penaltısı verilmediği gibi sarı kart görmesi olayıdır. ama bunun nedeni de belli, burak sürekli kendini atan oyuncu. hakem burak'ın bi maçını izlemiş olacak ki bariz pozisyonu vermedi.
büyük takım karşısında havası söndü diyenlerin manchester'a atılan golü burak'ın attığını hatırlamayanlar olduğunu ortaya çıkarmıştır. burak yılmaz'a yapılan haksızlık galatasaray'a yapılmış bir haksızlıktır.
karma olsa gerektir. bu yıl toplamda 4 kez penaltı kararı verilmeyen tartışılacak bir pozisyonda düştü, ikisinde kendini attı, ikisinde bariz faul vardı. yine bir kez atlayarak, bir kez de hakkıyla bir penaltıya sebebiyet verdi. adı çıkmış dokuza inmez sekize işte.
haksızlıktan bahsedebilmek için etik olgusu içinde olmanız gerekir; zira "etik" ve "burak yılmaz" yan yana gelmeyecek iki ayrı kelimedir. burak yılmaz'a yapılan haksızlıklar, yaptığı haksızlıkların sonucudur.
en büyük haksızlık, ona kendisini çok büyük bir golcü gibi hissetirmiş olmaktır. büyük bir takımla karşılaşınca havası sönüp hayal kırıklığına uğradı gariban...