bediüzzaman'ın kitaplarının muhtevasına kapılıp kuran'ı unutmayan yazar. onun kitaplarıyla kuran'ı öğreniyor zaten. ayetleri beşeri tercümelerle farklı yönlere çekenlerden değil. sadece tercüme ile pek bir yere varılmadığını, sadece tercüme okuyanların ayetleri akıllarına sığdıramayıp ne derece sapkınlığa uğradığını bilir ayrıca. bir arapça kelimeden onlarca mana çıkabilir. bir ayetin nerelere çekilebildiğini de görebiliyoruz.
ısparta da kaşarın mecaz anlamını bilmiyorlar.** anlamını öğrendikten sonra da diğer bilmeyenlerle kafa buluyorlar.
bir yazarın nick altı imiş ama başlığı görünce direk aklıma geldi yazamazsam çatlarım.