Okulların açılmasına pek az zaman kalırken yazın bitişinin insanları soktuğu duygusal buhran denebilir bu zamanlar için. Çevremdeki herkes ben dahil bu bunalma eyleminden müzdarip.
Bunaldın mı? Topla çantanı çık. Fazla eşyaya gerek yok. Nereye gittiğinin önemi yok. Ben öyle yaptım şu an kafam rahat. Kaybettiğim tek şey 3 5 kilo oldu o kadar.
Bunalmak.
Öyle bunalmak ki, bağırmak isteyip tüm yuttuklarını,
Gıkını dahi çıkaramamak.
Öyle bunalmak ki, anlatmak isteyip tüm kırgınlıklarını,
Şöyle kocaman yutkunmak.
Öyle bunalmak ki, göstermek isteyip tüm kırıklarını,
Kapatmak üstünü.
Acıtsa da canını.
Ne bileyim bıktım işte. Fütursuzca kırılmaktan. Yoruldum insanların acımasızca yaptıklarından. Üstelik hiç de düşünmüyorlar, onların tek bir kelimelerine benim gecelerce aklıma tamamı ve akıtmamı gözyaşlarımı. Ha bir de nankörlükeri var ki dillere destan.
kimi zaman sıcaktan, kimi zaman boğucu kapalı havalardan bunalır insan. kimi zaman yorgunluktan, kimi zaman yorulamamaktan.
eve hapsolmak da bunaltır uyuyamamak da.
Henüz yolun başında sayılırım ancak buna rağmen yorgun, bıkmış hissediyorum ve sanırım üstesinden gelemediğim yetmiyormuş gibi bir de üstesinden gelemediklerim tarafından ezilip unufak oluyorum.