işin başından sünger ve suyun kirlenmemesi için sona bırakılır. jübile gibidir. içinizden küfrederken aslında işin bittiğine dair bir sevinç de yaşatır.
insanların eşyalarla konuşması sırf bu pis, iğrenç, kötü, kaka, şımarık tencere yüzündendir. ilk başlaangıçı yani. bu tencere olmasaydı belki de hiç eşyalarla konuşmucaktık biz. düdüklü olur bunnar bazenleri. tiksinç.
en mantıklı hareket içine sıcak su ile birazcık bulaşık deterjanı koyup bekletmektir ki bulaşık deterjanı yemek artıklarını yumuşatsın. böylece temizlemesi daha kolay ve daha az iğrenç olur.
bel ağrısına sebeptir. onca dağ gibi bulaşığı yıkamışsınızdır gayet iyisinizdir ama o son tencere insanı hasta eder . evet hasta yani fıtık , kas sıkışması vb..
Eğer ki bir de bozuk bir yemeğin tenceresi ise o tencere;
1- içinde yemek yoksa, üzerine çamaşır suyunu boca edip skoçbrayt'a bulaşık deterjanı uygulayıp, böyle parmak uçlarıyla gıdım gıdım temizlemeye başlarsınız ki o andaki surat ifadenizi çeken bir kamera olsa ve sadece yüz bölgeniz çıksa o kamera kaydında, sırf o ifade ve çaresizlikle internetten baya bağış toplayabilirsiniz. neyse, hah gıdım gıdım... sonra bakarsınız ki olacak gibi değil, allah belanı versin ulan diyerek (evet bir canılının cansıza bedduası çok sık görülen bir durumdur) avuçlaya avuçlaya süngerle, ovma teliyle v.s girişirsiniz. işte o girişme anından sonra rahatlama, "n'olacaksa oldu artık" ruh halinin getirdiği surat ifadenizle de (yine sadece yüz ifadenizin kameraya çıkması varsayımıyla) "büyük parçayı klozete bıraktığım anın kaydıdır" diyerek çok kişiyi yiyebilirsiniz (evet sizden tiksiniler.)
2- içinde yemek var ise, yukarıdaki yazılan herşey geçerli olmakla beraber daha elim olan birşey vuku bulur. O da o yemekleri çöp torbasına döktükten sonra, torbanın ağzını bağlamanız akabinde torbadan evrene doğru yönelen muazzam pis kokudur. naparsanız yapın başınız dönecektir. o andaki surat ifadenizi çekecek bir kamera olmaz işte. zira sizin eller torbayı bağlıyordur bu bir, ikincisi de kimse o anda sizin yanınızda olup da kamera falan tutmaz ben size diyim.
Dort gundur yıkanmayan tava versıyonu benım evımdekıdır. Altı ustu omlet yaptım oysa ve hergun yıkama gırısımınde bulunuyorum. O lanet yumurta nasıl yapıstıysa cıkmıyor ben de dırenmeden yıne ıcıne sıcak su ve deterjan koyup sona bırakıyorum. Boyle gıderse bırkac gun ıcınde camdan fırlatıp toptan kurtulmayı dusunuyorum.
insanı hayata küstüren (ve hatta belki de kusturan), bulaşık mevhumunun kara deliğidir bu tencere. bilinmezlerle doludur. öğrenmen ve harekete geçmen için kapağını illa ki açıp bakman gerekir. içinde mercimek çorbası veya makarna unutulanlar en fenasıdır. insanı yıkamakla çöpe atmak arasında ikilemde bırakır. hele ki bir de kurtlanmışsa bu tencere, insan çöpe bile kaldırıp atamaz, götü yemez çünkü el sürmeye. en sonunda kat kat poşetlere sarılıp, bağlanır, gemici düğümleri atılır ve götürüp dışardaki çöp konteynırına atılır. hayat devam etmektedir. dışarıda güzel ve güneşli bir hava vardır. bir daha bu denli bulaşık biriktirmemeye yemin edilir lakin herkes de bilir ki tavuk götü tövbe tutmamaktadır.