uyandığım diğer sabahlardan daha farklı ne olabilir diye sordum gözümü açar açmaz, sonra bakıştık her zaman ki gibi, yine hiç bir şey söylemedi, bakıştık biraz daha öyle boş boş..
duygularımızı öldürdüler. yaşama sevincimizi çaldılar. şimdi de ülkemizin kaderini bunları yaşatanlara teslim etmemizi istiyorlar. bir hayır için vatan haini, darbeci ilan edilmiş çoğunluktan sadece biriyim ben. iyi değilim. artık ne rahat uyuyabiliyor ne de mutlu huzurlu uyanabiliyorum.
her günkü gibi bizim yeğenin ağlayıp, bağırıp, cırlamasıyla.. mutlu uyandım mı hayır.. çocuk bağrışları arasında uyanmak hiç zevkli değil hatta sinir bozucu.
bogazimda bi kasinti ve ses kisikligi ile. ictigim ilaclr hicbir ise yaramadi. o kadar cay ictim, antiseptik gidalar aldim. bana misin demiyor. azrail beni gözüne kestirdi galiba. Hakkinizi helal edin.
Odamın balkonunda, eşyaların arasında dökülmüş bir boya türevi bir şey var sanırım. Kokusu bütün balkonu kaplamış. Ve kapı kapalı olmasına rağmen odaya da sızmış hafiften.
Gece bu boya yüzünden zehirlenirim korkusuyla sabah erken kalkmama gerek olmamasına rağmen sabah sekize alarmımı kurdum. Ne kadar erken kalkarsam solumaya o kadar az maruz kalırım düşüncesi...Hah-hah. Ama sabah kalktığımda kafamı kaldıramadım. Umursamadan uyumaya devam ettim. Neyse ki yaşıyorum. Pek garibim ben.