günümüzde hala bazı telefon görüşmelerinin ilk cümlesi.
nasıl iç burktuğunu çok az insanın anlayabileceği cümle.
keşke böyle cümleler kurmaya hiç gerek olmasa.
günümüz gençliğinin, üniversite ortamının kıymetini anlamasını sağlayacak şarkıdır.
nasıl ve neden mi? bir zamanlar bu ülke dış güçlerce o kadar alenen kullanılıyordu ki, insanlar üniversitelerde birbirlerini vuruyordu. hatta öyle bir zaman geldi ki, üniversite öğrencileri o gün yaşadıkları için kendilerini şanslı saydılar. zira her gün onlarca insan ölmekteydi. yani o gün akşam eve sağ salim dönebilen biri bugünde ölmedim anne, şükür diyordu.
şimdi bakıyorum da üniversite gençliği sürekli geyik yapıyor, koklaşıyor falan. şimdiki gençlik bir hayli şanslı, bunu bilmeli.
hemen hemen her askerin askerlik anısı olarak kalması için fotoğraflarında yazan cümle..
her asker bu sözü yazarak ailesine yaşadığını gösterir. bu fotoğraflarda cümlenin yazılma şekli ve yazdığı nesneler askerin yaptığı göreve göre değişkendir.
dağlarda sabah akşam çatışmalara giren asker tozun toprağın arasında yere ya mıcır taşlarıyla yazar, ya da toprağa botuyla şekil vererek yazar.
görevi soğan soymak olan bir başka asker ise soyduğu soğan ve patates kabuklarıyla yazabilir, lojistik sorumlusu ise bir asker bu yazıyı renkli renkli göz yaşartıcı gaz kutularıyla yazar.
önemli olan nasıl yazdığı değil anlatmak istediğini anlatabilmesidir, yadırganmamalıdır. ****