bayram sabahlarından kısa bir özet geçersek;
*erkenden kalkarsınız istemediğiniz halde büyüklerin şık size göre ise sizi embesil gösteren kıyafetleri giyersiniz
*etrafta ağır bir koyun kokusu olan sözüm ona açık havaya çıkarsınız
*milim milim ilerleyen trafiğe girersiniz
*yandaki arabalar tıklım tıklımdır ya da içindeki şeker kız candy modundaki burnunu karıştıran çocuk size bakmaktadır.ailesi de baktığından bu çocuğa gülümsemek zorundasınızdır.
*tanıdık tanımadık tüm insanların ellerini öpersiniz,henüz tuvaletten çıkmış ya da o elleriyel burnunu karıştırmış olabilecekleri ihtimali gözlerinizin önünden geçer
*daha da kötüsü onlar da ağızlarında takma dişleri şapur şupur sizi öper
*şanslıysanız birkaç kuruş para alır ama şanssızsanız cebinizdekileri kaybedersiniz.
*ziyaret edilen yerde sizin üzerinize yönelik "aman ne kadar büyümüş nerde okuyorsun evladım sen" geyikleri döner ve muhtemelen karşısınıdaki adam ya da kadınla daha önce hiç karşılaşmamışsınızdır.
*mezarlıklara gidip dağ teep bayır yürürsünüz yanınızdaki sahte hocalardan boynu bükük suculardan çiçekli bacılardan kaçarak(en azından şanslısınızdır el öpmek zorund kaldığınız bir kişi yok oldu diye)
*mezarlığın başında dua ederken madem ölüler ve ruhları her yerde neden evimizden dua edemiyoruz diye düşünürsünüz.
*size yakıştığını düşündüğünüz kirli sakallardan,eğer kızsanız da dağınık bıraktığınız saçlardan kurtulup cici insan moduna girersiniz.
*en kötüsü de akşam tv'de ya delilo delilo diye şarkı söyleyen insanlar ya da mehmet erbil vardır.
Kurban bayramı için söylenmesi tehlikeli bir şarkı. altı yaşındaki bir çocuğun uyandığında kesilen koyunlar görmesi ruh sağlığı açısından tehlikeli olabilir ama artık apartmanların evlerin önünde kurban kesilmesi yasak olduğu için kurtuldu çocuklarımız.
kimse yazmamış, ben yazayım. rahmetli barış manço'nun, vefat eden annesi için yazdığı şarkıdır. şarkıdaki melodi ve bayram teması, herkesi neşelendirirken sözlere dikkat edilmesini engeller.
''Sen gittin gideli
içimde öyle bir sızı var ki
yalnız sen anlarsın
sen şimdi uzakta
cennette meleklerle
bizi düşler ağlarsın
bugün Bayram
erken kalkın çocuklar
giyelim en güzel giysileri
elimizde taze kır çiçekleri
üzmeyelim bugün annemizi''
bayram günleri insana, dünyanın en güzel şarkısı gibi gelir. aman sadece bu bozulmasın tek dileğimiz. rahmetli barış abimizin şarkısı olması ayrı bir güzellik katıyor.
aradan yıllar geçse de küçüklüğü anımsatan, her bayram sabahı yataktan çıkarken mırıldanılası, sevimli, içe buruk bir hüzün düşürürken biraz da mutluluk uyandıran barış abi şarkısı.
güzel (bkz: barış manço) şarkısıdır. çocukluk günlerini, bayramın eski değerini ve barış manço klasiği olan yediden yetmişe programını akıllara getirir.*
Sabah saat 08:36 da gelmiş bir mesajda yazan şarkı sözlerine içinizden verdiğiniz cevap "yahuu yasalara göre 18 yaşını geçenler çocuk sayılıyor 18i geçtiğime göre uyuyabilirm" ise ardından geçen yarım saat sonra aynı mesaj geldiği için içinizden sayarak uyanmak zorunda kalabilirsiniz...
küçükken milli bayramlarda dahi dilime dolanan şarkıydı... hala her milli bayramda erken kalkmaktayım bu şarkının oluşturduğu piskolojik baskı yüzünden...
niye kalkalım erken erken manyak mıyız hem geceler uzun ne güzel akşam akşam gideriz diye düşündüğüm, barış mançonun haydi namaza gidin demeye çalıştığına inandığım, küçüklükten beri ifrit olduğum şarkıdır.