eskiden oda boyutunda olan bilgisayarların içine kaçan böcek'ler bilgisayarları çalışmaz hale getiriyorlardı. o zamandan kalma bir alışkanlık olarak programlardaki hatalara bug yani böcek denmektedir.
william friedkin'in yönettiği; etkileyici,sarsıcı ve sıradışı diyaloglara sahip , sürükleyici bir psikolojik gerilimdir. kafka'nın dönüşüm'ünü okuyanlara senaryo biraz tanıdık gelebilir. ordaki gibi burda da neyin hayal neyin gerçek olduğu size kalmıştır. ama şu bi gerçektir ki filmin paranoyası sizi de kendine çeker ve komplo teorilerinizi kışkırtır.
her ne kadar tüm yaşanılanlar gerçek dışı düşünülse de, belki de senaryo her iki türlü incelenmelidir.(gerçek ve komplo olarak)
filmdeki şizofrenimsi karakterin agnes'i bu kadar etkileyip,kendine inandırması da; yalnız olan bir insanın sevgiye,huzur ve güvene ne kadar ihtiyaç duyduğunu açıkça göstermektedir. öyle ki yalnıztan kurtulan agnes'in ,tutunduğu dala ölesiye güvenmesi ve onu asla bırakamaması filmde iyi bi şekilde işlenmiştir..
Bilgisayarların henüz bir oda büyüklüğünde olduğu zamanlarda, bir böceğin bilgisayarın içine girerek kısa devreye sebep olması, böylelikle o anda çalışmakta olan yazılımın görevini yerine getirememesine yol açması sebebiyle çalışma zamanındaki yazılım hatalarına böcek denir. Çalışma zamanında oluşan bu böcekleri ayıklama işlemine de debug (böcek ayıklama) denir.
bilgisayardaki her tür yanlış koda verilen ad. düzeltilmesinede fix denir. düzelttirmek için send feedback vs. gibi mevcut olan programlar genelde kalitedir.
