farkındalığın içinde kıvrananlar için inteljansiyanın tohumları iki asırdan önce toprağa atıldı. bu bir gerçek. kıvrımlarını çarşaf çarşaf yazdığınız dokunmatik dünyanın kulağınıza tonladığı sesleri fevkaladenin fevkinde dinliyorsunuz, bu doğru. peki geçmişe dair hayaller kursaydınız yine gidip anneannenizin eteğini çekiştirir sonra da "yeaaaaa dondurma istiyorum ben!" diye mızmızlık eder miydiniz bilmem ama şu haliniz de çok anlamlı sayılmaz bana göre!
obama'nın çarşaf açılımı yapmadığı günlerden geçiyoruz, kendisi deniz baykal görüşme talebini geri çevirince "başlarım çarşafına lan!" tepkisini verip valizlerini de alıp türkiyeye gitmiş. ha bunun kızılırmağa ne gibi katkıları vardır, bunu oturur tartışırız sizinle, tabi ki keyfim yerine gelirse!
dün mavi velvele'yi gördüm. yine oturmuş sokağın ortasına çamurdan türban yapmaya filan uğraşıyo çolukçağız. "hassirelaaa ordan lan" dedim vurdum tekmeyi, acımadım. kimse bnim kapımın önünde trollük yapamaz. yoksa "trolllük" mü olmalıydı? aman yea ha bir le eksik ha fazla, bizim orda troll'e troll derler. nokta.
ha biliyorum ki bu yazıyı okusa dahi verdiğim mesajları anlayamayacak, kendi kendine sinir krizlerine bile giremeyecek bundan sebep. bu bakımdan ben kendisine acıyorum. aslında şimdi düşündüm de, sanırım yine de sinir krizine girebilir. bence o zeka potansiyeli onda fazlasıyla var. dikkat burada da ironi var!
burada bitiriyorum. sonra devam eder, ayarın alasını veririz çoluk çocuğa.