şimdi bu kadar insan burada malak gibi yatıyoruz, çalışırken yoruluyoruz, haftada bir gün bile gelemiyoruz yani,
öyle böyle bir çalışma değil.. ama herkes aynı değil, bazıları hiçbi bok yapmadan sadece gösteriş için geliyor,
kitap bile okutmuyorlar yaptıkları gürültüyle, şimdi sana imrenerek bakıyorum, küçük yaşta çalışmanın ne olduğunu öğreniyorsun,
senin bu yaşta yaptığını ablaların ve abilerin üniversite çağlarında yapamıyor, her şeyi o yaşa kadar hazır olarak aldıkları için devam edicek sanıyorlar ama etmiyor, etmeyince işsizlik var diye ağlıyorlar.. başka işlerde yap, ayakkabı boya, fırınlarda çalış, paranın değerini bil, kimsenin oyuncağı olma, gösteriş kurbanı olup gençliğini ziyan etme, sen birilerinin kitaplardan okuyarak öğrenmeye çalıştığını yaşayarak öğreniyorsun, yani gözünde büyütme insanları onlar mastürbasyon yaparken sen ilişkiyi yaşıyorsun..
eminim ilerde çok iyi yerlere geleceksin, başarılar dilerim..
bak abicim, muhtemelen yaşın benden büyük, o yüzden sana çocuk demeyeceğim. iyisin, hoşsun. yazın sıcağı dememişsin, ekmek paranı kazanmaya çalışıyorsun, bu da saygı duyulası bir durum. ama tam duşların karşısına açmışsın tezgahı, burada başlıyor seninle sorunumuz. denize giriyoruz, tuzlu tuzlu kurulanmak istemediğimiz için sürekli duş olmak durumunda kalıyoruz. havluya fazla temas etmeden elimize alıyor duşa doğru yollanıyoruz. ama atılma işte öyle! taşıma havlumu, ben tek başıma üstesinden gelebilirim bunun da. gerçekten böyle bir zorunluluk duymana gerek yok. hayır anlamadığım şey şu, başkasına yapmıyorsun da bunu. senin yaşıtında güzel ablalarımız var, salınıyorlar plajda. ama sen neden bana bulaşıyorsun ki? duşumu alıp iki su dökünüp huzurla gideceğim, kitabımı okuyacağım ben orada. lütfen germe beni güzel insan, her seferinde korkarak geçiyorum bak bir şey yapacaksın diye. biri görecek seni terslerken, kafa göz dalacak falan. gerek yok bunlara. 2 günüm kaldı zaten, gideceğim evime yurduma yakında. gevrekler kahvaltıda güzel gidiyor, haklısın. hadi abicim, hayırlı işler.