trt gap'da yayınlanan 80-90 dönemi çocukların evde takıldıklarında izlemek zorunda kaldıkları programlardan biridir. içerik olarak anadolu insanından devşirdiği hem eğlenelim hem öğrenelim tarzı klasik trt yayınıydı. hatta jenerikte bir amca buğday savururdu ha! ondan sonra da reklam olarak suya sabuna dokunun reklamı girerdi*. piskopat neslin sesi olduk lan!
* türkülerdir. çok şey barındırır içinde. hepsinin bir hikayesi vardır. ' koyverdin gittin beni allah'ından bulasın. yüzünden silinmesin bıçağımın yarası.' derken gidip de dönmeyen sevgiliye bedduadır söylenen. özlemdir bazen asker olan evladı için bir annenin söylediği:' param yok ki bedel vereyim yemen yavrumu özledim' sevdiğini kaybetme korkusudur, aşktır, bir dilektir ona dair' zaten bende talih yok seni benden alırlar. salına da salına da gel. dön dolaş yine bana gel' bu toprağın acısı, aşkı, sevinci, feryadı, hikayesidir. bu toprağın asıl sesidir türküler.
80'li yılların sonu, 90'lı yılların başlarında trt'de yayınlanan eğitici programın adıdır. başka kanal olmadığından ve çizgi film kuşağından önce yayınlandığından izlerdim. meyve ağaçlarını aşılayabilecek yeteneğe sahip olmamı sağlamıştı, gencecik yaşımda.
sabah okula gitmek üzere kalkılır, el yüz yıkanır daha sonra bu toprağın sesi programının jenerik müziği duyulurdu pek çok zaman. tarımla ilgili bilgiler, nerede ne üretildiği, teknolojinin tarıma etkileri ve benzeri konular halka sunulurdu, çiftçi bilinçlendirilirdi. güzeldi, yararlıydı, elinde büyüdük.
sabah okula gitmek için kalktığımda jenerik müziğiyle beni etkileyen program. o jenerik müziğini çok aradım bulamadım, bulan biri olursa ve de paylaşırsa çok iyi olur.
