bir yandan sözlük takılıp, bir yandan çalışıyorum, bir yandan da yl tezime hazırlanıyorum, bir yandan sevdiğime yazıyorum ve bir türlü tek bir şeye odaklanamadığım için sövüp duruyorum.
elimizde kağıt havlu ile geziyoruz. nem var nem adama nefes aldırmıyor. ter durmuyor. kağıt havlu bir şey değilde millet farklı algılayacak sıkıntı orada.
güneşle muhattap olmamaya çalışıyorum. gölge yerlerden yürümeye özen gösterip bol sıvı tüketmeye çalışıyorum şapka ve güneş gözlüğü itemleri bile etki etmiyo. güneşin yoğun olduğu zamanlar dışarı çıkmaya çalışıyorum. klima, vantilatör çarpıyo. çay harareti alır diyen halt etmiş bu arada.
Klima soğuk hava üflerken kendi yaptığım buzlu limonatamı içiyorum. Bilet almak amacıyla teli elime aldım, aldıktan sonra sözlüğe de bir göz atayım dedim. Belki birazdan kalkar valiz hazırlarım belki geceye bırakırım, karar vermedim. Yanımda da yarısına gelinmiş kitabım duruyor. Ne kadar bayıcı olsa da günde veya iki günde bir kitap bitirebildiğim için yazı seviyorum.
Esen bir yere geçip anime izliyorum. Denize gidip serinliyorum. Gece açık hava konserlerine gidiyorum. Ormanlık tepelere, sahillere, limanlara vuruyorum kendimi. Teraslar da unutulmamalı tabi.