bu millete her şeyi öğrettim uşaklığı öğretemedim

entry38 galeri3 video1
    13.
  1. atatür'ün kıvrak zekasını gösteren söz öbeği.

    maalesef atam sen öğretmedin ama bu cahil halk kendi çabalarıyla öğrenip ona buna uşaklık yapmaya çoktan başladı. biliyorum zor ama sen rahat uyu senin suçun değil.
    4 ...
  2. 12.
  3. 11.
  4. 10.
  5. 9.
  6. maalesef atam, halkın başkalarına uşaklığı layığı ile yerine getirmekteler.
    2 ...
  7. 8.
  8. Uşaklık edenlerin de bu milletten olmadığı sonucunun çıktığı cümledir.
    4 ...
  9. 7.
  10. bu anıyı duyduğumda ne facebook vardı ne de apaçi kavramı.
    5 ...
  11. 6.
  12. ingiliz lordlarına uşaklık yapmış mr smith'in özel ders vermesi için çağrıldığı bir belediyenin ücretsiz kursunda söylediği söz. bu millet uşak olmuyor efendim o kadar uğraştım öğretemedim demiştir.
    2 ...
  13. 5.
  14. madem uşaklığı öğretemedin onca savaşa peşinden nasıl koşturdun bu milleti demez mi insan. sadece çağrışım. eksi oylar şimdiden kabulümdür.
    9 ...
  15. 4.
  16. atatürk'ün güzel sözlerinden biridir olmasına da, atatürk bu millete uşaklık yapmayı öğretmeye çalışmış mıdır ki öğretememiştir?
    4 ...
  17. 3.
  18. şimdilerde abd ülkesine söylenemeyecek , ulu önderimizin en akılcı ve akılda kalıcı sözlerinden bir tanesi.
    1 ...
  19. 2.
  20. 1.
  21. atatürk'ün zekasına hayran olunacak sözlerinden bir tanesidir. bu sözün söylendiği olaya hemen geçelim.

    ingiliz Kralı VIII. Edward istanbul'a Atatürk'ü ziyarete geldiği zaman, Atatürk kendisine bir akşam ziyafeti vermişti. Ziyafetten önce:
    - Bana ingiltere sarayında verilen ziyafetler ne şekilde olur, onu bilen birisini yahut bir aşçı bulunuz!... dedi.
    Sonunda ingiliz sofra merasimini bilen bir kişiden öğrenerek sofrayı o şekilde düzene koydular... Akşam Kral sofraya oturunca kendisini kral sarayında zannederek memnun oldu. Atatürk'e dönerek:
    - Sizi tebrik eder ve size teşekkür ederim. Kendimi ingiltere'de zannettim, diyerek memnuniyetini bildirdi.
    Sofraya hep Türk garsonlar hizmet etmekte idi. Bunlardan bir tanesi heyecanlanarak, elindeki büyük bir tabakla birdenbire yere yuvarlandı. Yemekler de halılara dağıldı. Misafirler utançlarından kıpkırmızı kesildiler. Fakat Atatürk Kral'a eğilerek:
    - Bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim, der.
    18 ...
© 2025 uludağ sözlük