hoşlandığınız biri var ve siz hala şartların olgunlaşmasını mı bekliyorsunuz? her şey tesadüf gibi olmalı ama böyle bi ilahi ışık gibi de olmalı diye diye günlerinizi boşuna mı geçiriyorsunuz? karşınızdakinden bir adım, bir sinyal mi bekliyorsunuz? hala rehberinizde kayıtlı o numaraya bakıp bakıp düşünüyor, eliniz gidip gelse de kaybetmekten mi korkuyorsunuz?
kaybetmekten mi korkuyorsunuz?
kaybetmekten.
neyi? zaten sizin olmayan birini mi?
belki de size "sen daha önce nerelerdeydin?" diyebilecek birini mi?
neden?
hayat başka bir insanın egosunu şişirmeye yedek bir "hiç" olmak için çok kısa. bir insanla ya vardır ya da yoktur arkadaşlar. yazın anasını satayım. en fazla ümitsiz bir hiç olursunuz. umutlu bir hiç olmak size zaman kaybından başka bir şey getiremez. yazın ulan. herkes yazsın. en fazla eskisi gibi olursunuz. eskisi gibi.
hoşlandığınız kişi sizi umursuyorsa bir ilişki başlatır. eğer sizi hiç siklemiyorsa yüzünüze çarpan acı gerçekle birazcık uyanırsınız. uyanın ki gelecekteki güzel ilişkinize geç kalmayın. uyanın. herkes mesaj başına.
yav he amk milleti gaza getirmeyin olum, ondan sonra red ediliyoruz sıkınıtısını biz çekiyoruz... vişkiler, rakılar hak getire... diye feryat etmemizide sağlayabilir bu talep cümlesi.
lan bi defa size en ufak sinyal dahi vermeyen bir kızın sizi reddetme olasılığı çok yüksek.
boşu boşuna eziklik yaşamaya gerek yok. siz kızların peşinden gitmeyi ne zaman bırakırsanız bu sefer kızlar sizin peşinizden gelmeye başlar. (bkz: kaçan kovalanır)
yazacağınız mesajı da aha ben vereyim, kıyağım olsun.
+ senden hoşlanıyorum. bir hoşlantı var, gözlerim kararıyor. seni görünce içimde sıpalar tepişiyor. seni düşününce ömrüm uzuyor amına koyim. seni hiç tanımıyorum, sonsuzluk gibisin. hem korkuyorum hem senden geri duramıyorum. senden hoşlanıyorum. var mısın?
bitti.
bu kadar ulan bu kadar. saplandığınız yerlerden çıkın artık. birisi ya sizin sevgilinizdir ya da hiçkimse.
