bu film mahkemede biter

entry1 galeri0
    1.
  1. Az önce facebookta karşılaştığım bir gönderiyi aynen paylaşıyorum. Yeşillenelim bu tip çakal carlos arkadaşlara prim vermeyelim.

    --
    FiLM SEKTÖRÜNDEKi ARKADAŞLARIMIN DiKKATiNE...!!

    BU FiLM MAHKEMEDE BiTER...

    ‘YAĞMUR – Kıyamet Çiçeği’ isimli sinema filmi projesinin yönetmeni Onur Aydın, projenin yapımcıları olan Gülay Kuriş ve Şaban Tokdemir ile maddi haklarını alamadığı için mahkemelik oldular. Aslında alacak davasından daha önemli bir başka davanın daha muhatapları durumundalar. Filmin vizyona girdiği aşamada asılan billboardlar ve gala davetiyesinde yönetmen ve aynı zamanda senarist konumunda olan Onur Aydın’ın adını yazmadıkları için manevi tazminat davasının da tarafları oldular.

    Her şey bu kadar değil maalesef. Sizlerle paylaşmak istediğim çok daha önemli, çok daha hassas ve sansasyonel bir husus var. Yapımcılar Gülay Kuriş ve Şaban Tokdemir, mahkemeye sundukları dilekçede büyük bir iddia ortaya attılar. iddialarına göre, Onur Aydın, Altın Koza Film Festivalinde SiYAD en iyi film ödülünü alırken siyasi içerikli bir konuşma yaptığı için Antalya Altın Portakal Film Festivalinden elenmek sureti ile çıkarılmışlar. Yani Altın Portakal ön jürisi ikinci kez sansür iddiaları ile gündemdedir. Onur Aydın’ın ödül konuşması aşağıda ki linkte mevcuttur. Festival ön jürisinde bulunan Alin Taşçıyan, Sevin Okyay, Serkan Çakarer ve Mehmet Eryılmaz, bu iddia ile töhmet altındadır. iddianın tarafı olarak kamuoyuna açıklama yapmaları gerekmektedir.

    iddia sahibi Gülay Kuriş ve Şaban Tokdemir, bu iddialarını bir bilgi dahilinde ortaya koyuyor iseler bunu kamuoyu ile paylaşmak zorundadırlar. Ama bu iddia çirkin ve mesnetsiz bir iftira ve karalama ise müfteri durumuna düşerler ki, başta yönetmen kardeşimiz Onur Aydın olmak üzere, Altın Portakal jürisi Alin Taşçıyan, Sevin Okyay, Serkan Çakarer ve Mehmet Eryılmaz’dan, biz sinema sektörüne gönül vermiş tüm yönetmenler, senaristler ve emekçilerden, ve sinemaya gönül veren seyircilerden, kamuoyu önünde özür dilemek zorundadırlar.

    Ayrıca, yapımcıların dava dilekçesinde hakarete varacak düzeyde bir çok söylemleri bulunmaktadır. Altın Koza gibi ülkenin en önemli iki festivalinden biri olarak kabul edilen organizasyonda, gerek SiYAD en iyi film, gerekse Halk Jürisi en iyi film ödüllerini almış bir film için, yönetmeni suçlayıcı ifadeler kullanılmış, kurgusunun hatalı olduğu bu nedenle başarısız olduğu söylenmiş. Bir filmin başarılı sayılması için ne gerekiyor diye sormak lazım. Ayrıca, ilk filmini çeken yönetmen için, yaptığımız film ile yönetmen payesi kazandırdık, davacı olmak yerine teşekkür etmesi gerekir gibi çiğ ifadeler kullanışmış. Daha önce sektörde hiç bir deneyimi olmayan birini yönetmen yaptıklarını söyleyerek bir yapımcıya yakışmayacak, bir yönetmene söylenmeyecek sözler söylemişler. Onur Aydın’ı yakından tanıdığım için biliyorum ama tanımayanlar sinematurk sitesinden geçmişine bakabilirler. 15 seneye yakındır sektörde yönetmen yardımcısı olarak çalışan, 8-9 sene yardımcı yönetmenlik yapmış, bir çok usta isimi asiste etmiş, 2 tane sinema filmi senaryosu yazmış, bir tane roman yazmış, ve bunu film olarak beyazperdeye uyarlamış birisi için, biz yönetmenlik payesi verdik demek, kimsenin hakkı da değildir, haddi de değildir. Bu kardeşimiz çalışarak, çabalayarak hak ettiği yere gelmiş, bir çok usta yönetmenin, gerek duruşuyla gerek bilgisiyle ve birikimiyle takdirini kazanmıştır.

    Yönetmenler olarak bizlere düşen, bu genç kardeşimize, meslekdaşımıza sonuna kadar sahip çıkmak ve bu durumun takipçisi olmaktır.
    --
    (bkz: yağmurkıyametçiçeği) (bkz: onuraydın)
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük