bu da böyle bir anımdır

entry42 galeri0
    42.
  1. genellikle kişinin bir anısını veya bir hikayeyi anlattıktan sonra kullandığı söz öbeği.
    0 ...
  2. 41.
  3. Geçenlerde hüznümde boğulmus ölüyordum ki bi an sarsildim mutfaga dogru yöneldim ve bir çay koydum.
    2 ...
  4. 40.
  5. Ciddi anlamda bu cümleden neffret ediyorum.
    1 ...
  6. 39.
  7. kişinin başından geçen herhangi bir olayı anlattıktan sonra ki kapanış cümlesi.
    1 ...
  8. 38.
  9. geçen gün evde tek başıma oturuyordum aklıma penisim geldi. dedim biraz muhabbet edeyim kafa dağıtayım... naber lan at yarra dedim, iyi abi sürünüyoruz işte dedi. tuttum kara mambayı kafasından çevirdim yüzüme doğru göz göze geldik; pörsümüş derisiyle boynu bükük kafasıyla eğik duruşuyla buyur sahip dedi. yaşlanmıssın be oğlum dedim. çok hor kullandın beni senin ebeni sikeyim dedi. zevkten havyanlar gibi bağırırken iyiydi ama dedim. karıştırma oraları dedi. ben kafa dağıtayım diye geldim sen iyice tribe soktun beni dedim. am am am dedi. (köğeğin havlaması gibi) zaten yarrakla ne muhabbet edilir ki dedim çektim tımanı yukarıya.

    bu da böyle bi anımdı, ne bakıyonuz gülsenize ibneler.
    2 ...
  10. 37.
  11. Lisede benden hoslanan bir kiz vardi. Aramiz fena degildi iste bir gun ders yine bos geldi bu yanima sohbet etmeye basladik. Konu nereden geldi bilmiyorum ama okul pantolonu veya etek giymiyordu ve dardi. Bana "vucut hatlarimi daha seksi gostersin" diye giyiyorum demisti. Hatta o gun de kapali bir sekilde cikma teklif etmisti bana. Ulan tipsizdim o zamanlar da ha zevkine edeyim senin. Hoslana hoslana benden mi hoslandin.
    3 ...
  12. 36.
  13. koca koca insanlar neden denizde, havuzda boğularak ölür hiç anlamıyorum ben. yüzmeyi bilmiyorsan açılma arkadaşım, nedir bu yasemin dalkılıç pozları? anneler yıllarca plajda boşuna mı nefes tüketti 'açılma boğulursun' diye. eskiden plaj vardı yaa, beach denen samimiyetsiz şey sonradan oldu.

    tamam yaşım geçkin olabilir ama çok yaşlı sayılmam. hani eski türk filmlerinde mahallece toplanıp denize gitmeler vardı ya, onlar hep gerçekti işte. yazları arabalı aileler mahallenin çocuklarını toplayıp, en yakın halk plajına götürürdü. annesi babası başında olmayan çocuksa komşu anneye emanet edilirdi. klasik, sıkı sıkıya tembihlenirdik 'fazla açılma, nevin teyzenin sözünden çıkma, güneşte fazla durma, kafandan şapkanı çıkarma' ah be nevin teyzem de ne güzel beslerdi beni. nom nom yerdim süper acı kuru dolmalarını...

    gerekli komutlar alındıktan sonra çıkılırdı yola. ebeveynsiz çocuklar o ara bi mahsunlaşırdı. ben anneme her türlü nazı yaparken, o çocuk camdan yolları seyrederdi. esasında ben anasız yolculukları daha bi seviyordum. insan torpilli oluyor bi kere. en çok ona sandviç veriliyor, en çok o korunup kollanıyor.

    plaj stadyum gibi kalabalık olurdu. her yer insan seli, her şemsiye altında uyuyan bir bebek. millet kumun üzerinde seke seke havlusuna yer ararken, ben arabada almanyadan gelen bikinimi giymeye çalışırdım. kapının önünde abimin 'salak. evde niye giyinip çıkmıyorsun? herkes denize girdi. aha ben de gidiyom şimdi.' tehditleriyle soyunur giyinirdim 'beklesene baaaa öhüüü' nidalarıyla bi hışım. şıpıdık terliklerim, güneş gözlüklerim, plaj havlumla hava atmak için koşardım kızların yanına. hahah lanet bir çocuktum, her şeye ağlayan, ara bozan lanet bi kız çocuğu.

    sonra yüzerdik, top oynardık, kuma bulanmış peynir domates yer, yine yüzerdik. sahilde çığlık çığlığa denizdeki çocuklara el eden, başına kocasının tişörtünü bağlamış, bi eli belinde bi eliyle gözlerini gölgeleyen bi dolu kadın olurdu. bakın o kadınlar çok tatlılardı işte. o kadınlar bize kumlu peynir ekmek yediren komşu teyzelerimizdi hahahah canlarım.

    deve güreşi için küçük olduğumuz yaşlar, o ara kollukla yüzüyoruz tabi. babaların şişirmek için beyin damarlarını patlattıkları, kızlara pembe oğlanlara mavi kolluklar. şirindi onlar ya, benim turuncuydu hihihih. ben de yeni yüzme denemelerinde bulunuyorum. abim önderliğinde yüzme dersleri level 2 falan sanırım. o ara abim beceriksizliğimden sıkılmış olacak ki beni bi ara yalnız bıraktı. o ara zihnim depar atar oldu. ben kollarımı zaten suda çırpabiliyordum, problem ayaklardaydı. yani kollukları ayaklarıma takarsam, baya dubalara kadar yüzebilirim cesareti belirdi bünyemde bi an. yaptım. kollukları kolumdan çıkarıp ayak bileklerime bağladım. önceleri sığ sularda iyiydi, sendeleye sendeleye ilerledim. sonra birden ayaklarım yerden kesildi, hani o zaten çırpabildiğim kollarım vardı ya, onlar da kafamla beraber suya gömüldü. ayak bileklerine turuncu kolluk bağlı, kafası ve kolları suyun içinde can çekişen bi yavrucak düşünün. ya huysuz olma, mahalledeki kızları birbirine kışkırtma detaylarını falan unutun. boğulan bir kız çocuğuyum o an. biri durumu fark etti, beline gelen sudan curulp diye çıkardı beni.

    suyun içinde o pozisyonda ne kadar süre çırpındım inan hatırlamıyorum, ama çok uzundu. yuttuğum sular, ‘lan nevin teyze anneme kesin söyleyecek, akşam annem ağzıma sıçacak’ korkusu da cabası. o korkuyla suyun içinde ağladığımı hatırlıyorum ya.

    abim mi? abim salağı ne yapsın be, şişme yatağıyla dubaların orada güneşleniyor. tabi nevin teyzeden fırçayı yiyince kendi kolasıyla sandviçini de bana vermek zorunda kaldı. yine en çok ben yedim, yine en çok benimle ilgilendiler zaaaaa.
    1 ...
  14. 35.
  15. 1997 nin kis aylariydi,bilen bilir sivas soguk bi memleket,biraz da olsun isinalim diye babam elektrikli battaniye almisti.teknoloji cok gelismemis oldugu icin,battaniye isindiktan sonra fisi cekiyoduk.eger fisi cekmezsek battaniyeye temas eden bedenimiz yaniyordu,ya da kisa devre sonucu yangina sebebiyet veriyordu.neyse bi gun annem misafirlige gitti,kalabalik bi aile oldugumuz icin misafirlige hepimizi goturmemisti.o gun misafirlige gitmeyenler arasinda ben ve benim ufakligim vardi.haylaz bir velet oldugumdan dolayi hava soguk olsa bile sokakta it tasliyordum.bizim ufaklik biraz hanim ignesi su tentenesi bi cocuk olarak yetistigi icin evde oturmayi secmisti.neyse bizimki soguktan oturu üsümüs ve bakmis orda elektrikli battaniye,girmis battaniyenin icine.gerizekali sicaktan mayışıp uyumus,fisi ceken olmadigi icin ve bizim bebenin uykusunun agir olmasindan dolayi battaniyenin kisa devre yapmasi sonucu bi baktim evden dumanlar yukseliyor,cocuklugun ve kardesime olan asiri sevgimin cesaretiyle alevlerin icine girdim ve kardesimi disari cikardim ama 1.derece yaniktan dolayi hastaneye dahi kaldiramadan kaybettik.annem uzun sure tedavi gordu fakat bi faydasi olmadi,her ser de bi hayir var dusturuyla hayatimizi devam ettirmeye calisirken,annem 2001 yilinda hayatina mutfak gaziyla son vermeyi uygun gormus olacak ki mutfaktaki ocagin gazini soluyorak intihar etti,tam her sey bitti derken,salak abim,annemden gizli odasinda sigara icmeye calisirken gazin alev almasi sonucu evi havaya ucurmus.iki kardesimi bir abimi ve annemi o patlama sonucu kaybettik.babamla birlikte sehir disinda oldugumuz icin biz kurtulduk.cenaze isleri icin memlekete donerken babamin direksiyonda uyumasi sonucunda karsidan gelen araci bicti ve 3kisi hayatini kaybetti,mahkeme karariyla babami hapise attilar.butun mal varligimizi olen insanlarin ailesine kan parasi olarak vermek zorunda kaldik.taksimde kesilen agaclarin da acisini ekleyince bu hayati artik yasamak istemiyorum.
    0 ...
  16. 34.
  17. 33.
  18. Aynı anda 3 fabrika ile anlaşıp bir tanesinde işe başlamıştım. Kendimi garantiye aldım aga. Şimdi şöyle ki işlerin içeriği hakkında bilgim olmadığından yedek olarak ayar vermiştim. Bu da böyle bir anımdır şimdi bitane işi zor buluyorsun.
    6 ...
  19. 32.
  20. yerinde kullanılırsa + verilecek sözdür.
    1 ...
  21. 31.
  22. 5. sınıftayken ilk kez maça çıkmıştım. sonunda türkiye şampiyonası vardı. nerede? gümüşhanede!...

    ilk kez maça çıktığım ve milli takıma girmek istediğim için gümüşhanedeki maça da gitmek istiyordum. ne bileyim ben oradaki insanların tuhaflığını veya havanın insanlardan daha tuhaf oluşunu!

    ilk üçe girmiştim ve sadece birinci gidiyor diye bir söylenti vardı. herkes gidemeyeceğimi söyledi ve ben de bu cümleyi her duyduğumda "allahtan ümit kesilmez" diyordum. aslına bakarsanız önceleri çok inançlı bir çocuktum. neyse, artık yavaştan anlıyordum gümüşhanedeki türkiye şampiyonasına gidemeyeceğimi. sonra hocam geldi, "gümüşhanedeki maça gidiyorsun" dedi. nasıl sevindim anlatamam. çok sevindim. bayağı sevindim yani. sonra da hiç birşey olmadı. ilk maçta elendim.

    (bkz: bu da böyle bir hanımdır.)
    0 ...
  23. 30.
  24. 29.
  25. oluşan sessizlikte havadaki oksijen sanki gözle görülür, böyle durumlarda kesinlikle o boşluğun geçmesini beklemekten başka çare yoktur. sessizce beklersen ne ala. yoookk ben illaki durumu kurtarıcam riskini almak istiyosan bilki hafızalara süründürücü insan olarak kazınma ihtimalinde vardır.
    0 ...
  26. 28.
  27. orta sondayken tiyatro seçmelerine katılmıştım. bunu hangi kafayla yaptım bilmiyorum. yazıldık ettik sıra bekliyoruz sıra bana geldi.
    ön eleme 3 bölümden oluşuyordu. bir bölümünde canladırma yapmam gerekiyordu. sessiz ya da sessiz istediğimiz gibi canladırabiliyorduk ben tabi sessizi seçtim. karanlıkta birinin beni takip etme sahnesi gibi bir şey yaptım çok komikti 2 artı bir eksi aldım ve giremedim. sonra gene bir tiyatro yapılacak oldu bunda öyle ön eleme olmuyordu. katıldım. az bir rolüm vardı diğerlerine göre. sonra bir kız ayrıldı bütün roller bana gelmesin mi az diye acıdılar herhalde. neyse tiyatroda bir dans bölümü vardı benim sahnemden hemen sonraydı. ben yetişmedim tabi. ve kendimi yere atıp ağlamaya başladım kuliste ama nasıl ağlıyorum. kaldırmaya çalışıyorlar falan. öyle böyle bitti. o dönem bir not fazla verdi öğretmenlerim beğenmişlerdi.bu da böyle bir anımdı.
    5 ...
  28. 27.
  29. sana göre komik bir anını anlatırsın da kimse gülmeyince göte gelirsin ya, hah işte orada kullanılan şey.
    (bkz: bu da böyle bir tanımdır)
    3 ...
  30. 26.
  31. 25.
  32. 24.
  33. Vizontele filmindeki efsane replikte geçen durumun farklı bir ifadesidir.
    Fikri bunu "Sinema" kelimesiyle ifade etmiştir. Bu deyişi sözlükte bir alternatif olarak kullanımalıdır
    "bunlar garip şeyler işte sinema" şeklinde.

    Filmde geçen diyalog aynen şöyledir:

    + : Fikri
    - : Diğerleri

    +: ne konuşuyosunuz lan şehrin en temiz ayıları.

    -: vizontele iyi yanlarından bahsediyoruz

    +: ohooo viztontele daha çok yanar oğlum, sinemaya benzer mi? ben en çok sinemayı severim, sinema başka bişe, mesela bak o bi tane uzun boylu artis vardı, neydi o?

    -: tarık akan

    +: heh tarık akan.. mesela o o kadar uzun boylu değil.benim burama geliyor.istanbul'da gördüm. sinema işte bunlar. bak mesela bi olay daha var.Senee geçen sene... Beyoğlu'nda gidiyorum.bu bi tane ince bıyıklı artis vardı kimdi o?

    -: ayhan ışık

    +: ayhan ışık..tam önümde gidiyor..arkasındayım..siz tabi Beyoğlu'nu bilmiyosunuz.orda tükkanın arkasından döndü. yürüyorum böle.turist ömerdeki kimdi?

    -: sadri alışık

    +: heh sadri alışık ince bıyıklı... ben bu şimdi bu ayhan ışık'ın arkasından bağırdım..turist ömer turist ömer dedim; dönüp bakmadı adam hayret.demek ki sadri alışık'ın arkasından bağırsam ayhan ışık ayhan ışık diye o da bakmayacak.:.bunlar garip şeyler işte sinema...
    2 ...
  34. 23.
  35. 22.
  36. kalabalık bir ortamda esprin tutmadıysa bile güldürmenin kolay bir yolu.
    2 ...
  37. 21.
  38. anlatacağı şeyin çok ilgi çekici veya komik olduğunu sanan kişinin, anlattığı şey bittikten sonra gülen yada farklı bi tepki veren olmadığında söyleyeceği cümle.*
    1 ...
  39. 20.
  40. Keyifsiz bir biçimde, kimsenin dikkatini çekmeyi başaramayan bir olay anlattığının farkına varan anlatıcının en iyi toparlama şeklidir.
    1 ...
  41. 19.
  42. yıllar yıllar önce okul yarım gün olmuştur, ve abazan ergenlerle ne yapacağuk ne yapacağuk diye şiveleşirken aklımıza, cebimizde ki paralara da güvenip(toplasan 30tl) okul yakınlarındaki nezih ve diğerlerine göre biraz daha modern, lüks bir cafe ye gitmek geldi. bok var sanki, yaptıklarımız çok farklıya saçma sapan sohbetlerde ağızlardan salyalar saşarak gülmeye yeni boyutlar getiriyoruz işte. her neyse kızlarla keşisiyorum ben ara sıra, tamam lan tamam yalan. etrafta kız falan yok. ortam nezih ama herkes abaza.

    işte alışamadığımız bu ortamda, yani çayın 3 nargilenin 15 lira olduğu bu sikindirik cafe de konuşacak konuda bulamadığımızdan birbirimizle, birbirimizin en ufak huyuyla taşşak geçiyoruz. inanır mısın çocuğun çay kaşığıyla bile dalga geçtiler. tam bu sırada ortama bi renk gelsin diye, bi anımı anlatayım dedim ve;

    - lan amuna koduklarım, geçen bu x lerle y cafeye gittik yedik içtik tamam mı
    + heee
    - işte neyse bu z düştü ayağını burktu tamam mı. baktık yürüyemiyo sonra ben bi tekme attım kendine geldi gavat
    + (sessizlik)
    - (sessizlik)
    + (sessizlik)
    - işte bu da böyle bi anımdır!!!
    + puhahaha aşsashfaqgkgfvskjdfal HAHAHAHA
    +%& hahahahahahahaeaepao bu da böyle anımdır ne lan? puhahaha
    - lan mal öyle sessizlik oldu işte
    + hahahah lan ne mal adamsın...

    ve aralıksın yarım saat, zaten konu bulup konuşamayan ergenler bununla taşşak geçmiştir...

    benim kanaatim şöyle buyurur ki; siz siz olun sözlükte beğenilmeyen entrynin altında sempatik duran bu cümleyi gerçek hayatta fazla kullanmayın. göt olabilirsiniz. beni gibi. saatlerce. amına koyım.
    1 ...
  43. 18.
  44. büyülü bir sözdür. gerçekten çok komik birşey anlatırsınız ama ya etrafınızdakiler anlamaz, ya da o anı yaşamayınca o his verilemediğinden kimse gülmez. ama en sonunda "bu da böyle bir anımdır işte" dediğiniz takdirde ortamda herkesin yüzü gülmeye başlar.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük