elinizde hediye, gönlünüzde binbir umut özür dilemeye giderken, yolda hayaller hayalleri kovalarken, acıların artık bittiğini ve güzel günlerin sevdiğinizle tekrarda başlayacağını düşünerek hızla o yolu aşındırıp hışımla kapısını çalarsınız. elinizdekileri alır vazoya koyar ardından sessiz ve düşünceli olarak karşınıza oturur. sizde oturmuş onu beklerken yolda hazırladığınız güzel aşk sözlerini fısıldamaya başlayacağım derken işte o an gelir ve o kararlı bir şekilde sizin ona hazırlamış olduğunuz sözler gibi onunda size hazırladığı o cümleyi önünüze koyar: bu böyle yürümeyecek!. o an herşey tıkanır, duygular ölür gözler önde dudaklar kapalı 10 saniyelik bir kalp travmasının ardından gözlerine bakarak peki neden diye sorulur? ama iş işten geçmiştir.