adam of küf ederken yanına bir dilek perisi gelir "neden bu kadar dertlisin" der.adam "ben sürekli çalışıyorum ama karım evde yatıyor.ben karımın yerinde olmak istiyorum,karım benim yerimde olsun ve benim nasıl sıkıntı çektiğimi anlasın"
Peri bu dileği dinler ve kaybolur.Adam gece olduğunda uyur ama sabah uyuduğu şekilde uyanmaz.
Uyandığında karısının yerinde ,olaydan habersiz olan kadın ise kendi yerinde.Kadın adamın yerine geçtiği için yataktan kalkar giyini işine gider.
Karısının yerine geçen adam kalkıp çocuklara kahvaltı hazırlar,onları okula götürür,eve gelir temizlik yapar.Tam dinleneceği sırada çocukların okuldan alınma saati geldiğini farkeder.Gider çocukları okuldan alır,eve gelip yemek yapar,çocukları yıkar,masayı hazırlar,yemeklerini yerler,masayı toplayıp bulaşığı yıkar,babaları ile birlikte ödevini yapan çocuklarını yatırır,bir duş alır ve uyur
bu birkaç gün böyle devam eder.Adam dayanamaz perinin tekrar gelmesini ister.Aniden periyi karşısında görür.Dileğinden vaz geçtiğini ve artık tekrardan erkek olmak istediğini söylemiş
peri başını öne eğip "çok geç artık hamilesin" der.
yine birgün sherwood ormanında sek sek oynayarak geziyorum ki kırmızı başlıklı kız çıktı karşıma. ama artık kız değil maşallah büyümüş etmiş serpilmiş. pek bi güzelleşmiş.
bi ara askıntı olur gibi oldu pek yüz vermedim derken bizim tarzan almış jane i kucağına daldan dala aa uu sesleriyle uçuyor. belli ki mağarasına götürüyor neyse sonrası bizi ilgilendirmez. gördüklerim bana kalsın.
yoluma devam ederken canım sıkıldı sek sek oynamaktan tek ayak üztünde sekerek gidesim geldi. az ilerde hanzel ile gratel in arkalarına ekmek kırıntıları atarken yürüdüklerine şahit oldum ama bizim alice arkalarından zuladan zuladan giderek kırıntıları topluyor. bu arada da gözüm biraz yukarı tepelerin üstüne ilişti o da nesi gargamel, anam hiç boş durur mu kafayı bizim güzeller güzeli alice ile bozmuş sevecek belli yine saçma sapan büyülerle uğraşıyor. bana bir akıl sormaya yeltenir gibi oldu siktir çektim pis sübyançıya yoluma devam ettim.
yürü yürü yürü...
kendimi bir anda camelot un surları önünde buldum daha şaşkınlığımı üzerimden atamamıştım ki bizim arthur elinde excalibur la neden olduğunu anlayamadığım bir sevinçle camelot a dogru koşturuyor öyle seviçli ki atından bile hızlı koşuyor abi adam at nefes nefese kalmış arkasında ona yetişicem diye. merlin küçük bir alicengiz oyunu ile kapıyı açtı bizim arthur o hızla daldı iceriye. sonrasını fazla iplemeden yoluma devam ettim.
git git git...
atın üzerinde elinde kendisinin 5 katı büyüklüğünde ki bir mızrakla deli gibi koşturan bir adam, pırıl pırıl ışıl ışıl bir zırhın içinde, ulan zırhın içinde madem adam olduğunu nasıl anladın demeyin, deli gibi bağırmakta adam. allah allah nidalarıyla doğrultmuş mızrağı gidiyor bi taraflara doğru derken arkasında eşeğin üzerinde ki shanco panza yı görünce anladım ki bizim deli adam don kişot un ta kendisi. ben te allam ya diyerek yoluma devam ettim.
ama yılmak yok yola devam.
derken, annemin notorious kalk sabah oldu dediğini duydum.