klişeleşmiş öğrenci feveranı.öğrencilik bittikten sonra o bilgilerden bir kısım kendini bilmezin gayet işe yarar olduğunu fakat bu feveranı ederken bilgiyi edinemediğinizden hatırlama gibi bir şansınızın kalmadığını da belirtmek isterim bu vesileyle.
gercek hayat diye birseyin olduguna inanan sefil ogrenci mottosu..
gozumde soyle bir sahne canlanir:
alt dudaga dislerini gecirmis, gozlerinden simsekler cakan ogretmenimiz, luzumsuz sorular soran densiz ogrencisinin kafasini sertce tipislar?!: ne gercegi oglum diyorum.. matrix diyorum.. bak hala yuzume bakio.. oyarim o cipil gozlerini.. onca para harcansin sen hala gercek hayat diyerek cik karsima.. tipsiz!
aa niye oyle diyosun evladim.. yarin buyur sozluklere yazar olursun insaallaah... o zamann herkesten cok bilgi icerikli entry girersin.. hadi annesinin gulu hadi benim pasa oglum.. hadi calis diyerekten cevaplanabilcek zor soru..
motivasyon icin (bkz: sozlukte kariyer yapmak)
genel kulture onem vermeyen bir insanin soyleyecegi sozdur. her ne kadar miyoz ve mitoz bolunme ile ilgili basima herhangi bir olay gelmemis olsa da hakkinda bilgi sahibi olmak beni gururlandirir.
öğrencilik hayatım devam ettiği sürece sormaya devam edeceğim soru. bu soruyu (bkz: bu bilgi gercek hayatta ne isime yarayacak)sormayan öğrencinin öğrenciliğinden şüphe etmeme neden olacak sorudur.
balerin, ressam, ses sanatçısı ya da tiyatro oyuncusu olmak isteyen bir insana, zorla logaritma öğretmeye çalışan bir sistemde, mecburi olarak sorulan bir sorudur.
suyun kaldırma prensibini öğrenmenin amacı, bütün gün hamamlarda yıkanıp ' ahanda çıktı tas yukarı ' demek değildir elbette. ya da doğum günü pastasının alanını hesaplamak için öğrenilmez matematik. amaç sistematik düşünmeyi öğrenebilmektir, problem çözme yeteneğinin geliştirilmesidir. bu anlamda her bilginin mutlaka bir şekilde faydası olur kişiye, hem de hayatın en gerçeğinde.
sanırım normal bir insan olarak devam ettireceksek yaşantımızı okulda öğrendiğimiz pek çok bilgi işimize yaramayacak..misal türev..ne işin olur çocuğunla oynarken türevle???yemek yaparken attığın tuzun hacmini mi hesaplayacaksın ya da?bırakın bu işleri..
okullarda kişisel yeteneğe göre eğitim verilmemesinden dolayı öğrenciler arasında klişeleşmiş ve bu eğitim sistemi böyle giderse hep söylenilecek ünlem cümlesidir.
pragmatist bakış açısının bir sonucu olarak ortaya çıkan, eğitim sistemine yapılan en klişeleşmiş eleştiridir.
soru: mozambik'in dünya haritasındaki yerini bilmek ne işime yarayacak?
cevap: mozambik'in dünya haritasında nerede bulunduğunu bilmene yarayacak.
mesele budur.
klasikleşmiş taşak geçme lafıdır. bir arkadaş çıkar ve hırsla birşeyler anlatmaya başlar analtır anlatır ilginizi çekmez ve bunu dersiniz. tam o anda karşıdakinin yüzü görülmeye değerdir.kısacası göt olmuştur.
Klişe bir öğrenci söylemidir. Eğer kişi üniversite öğrencisi ise liseden kalma alışkanlığını devam ettiriyor demektir. Çoğu kez bir bahane olarak kullanılır. Lise dönemlerinde bazen bu bahane "bu öss'de çıkmayacak" gibi alternatif çözümlerlede desteklenmiştir. Belli bir süre bu soruları sorup, yıllar yılı geçtikçe bu durumu kabullenip, sisteme boyun eğilir ve sadece üç saatlik bir sınava cevap verebilmek için kafanın içini gerekliliğini düşünmeden hatta direk düşünmeden beynimizi doldurmamız istenir ve bunu bazılarımız başarır bazıları başaramaz.
Artık bu soru çoğumuza çocukca gelsede yine de çoğumuza acı anılarımızı hatırlatmıyacağı gerçeğini değiştirmez.
bu başlık yıllar önce gördüğüm bir karikatürü aklıma getirdi. çizim şöyle. bıyıklı, göbekli, göğsünden kılları taşan tütülü bir bale kıyafeti giymiş bir tip hayal edin. ettiniz mi? işte o tip, kolları havada kuğu gölünden olduğunu tahmin ettiğim bir figür yapmaya çalışırken, (zaten başlı başına komik olan o tip) şöyle diyor: hocam bu öğrendiklerimiz gerçek hayatta ne işimize yarayacak?