Yerin seni çektiği kadar ağırsın Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma: Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;
Ne kadar yaşarsan yaşa, Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi, Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Unutma Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
yagmurun yağdığı kadar ıslaksın Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..
işte budur hayat!
işte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve
karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin
bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...
ülkenin haline üzülürsün,
bir gün muasır medeniyete ulaşacağına yine de inanırsın,
sonra yaşın fazlasıyla kemale erer.
Bakmışsın ki arpa boyu...
Geri gitmişizdir.
ileri bile değil.
Kendine acımayı kesersin de çocuklarına ve gençliğe üzülürsün.
yine de vatan, bayrak, devlet kutsalındır.
Senin için renkliler, tinerciler düşman değildir,
Avrupa maçlarında onları inadına desteklersin.
Senin için Paşa tekdir, inanç kutsaldır,
şehitler ölmez, vatan bölünmezdir.