--spoiler--
edward filikadan dolmabahçe rıhtımı'na çıkmaya çalışırken yerden destek alır, kendisine yardım etmek için elini uzatan atatürk'ün elini tutmadan önce, edward elini silmek isterken, atatürk "majesteleri, merak etmeyiniz, vatanımın toprağı temizdir. elinizi kirletmez!" demiştir bu sözün ardından atatürk kral'ın elini tutup bir hamlede kıyıya çıkarmıştır.
--spoiler--
--spoiler--
ingiliz kralı VIII. Edward istanbul'a Atatük'ü ziyarete geldiği zaman,
Atatürk kendisine bir akşam ziyafeti vermişti. Ziyafetten önce,
-"Bana ingiltere sarayında verilen ziyafetler ne şekilde olur,
onu bilen birisini, yahut bir aşçı bulunuz !... dedi.
Ve nihayet bu sofra merasimini bilen bir zattan öğrenerek sofrayı o
şekilde düzene koydular... Akşam kral sofraya oturunca kendisini kral sarayında zannederek memnun oldu. Atatürk'e dönerek:
- "Sizi tebrik eder ve teşekkür ederim. Kendimi ingiltere'de
zannettim" diyerek memnuniyetini bildirdi. Sofraya hep Türk
garsonlar hizmet etmekte idi. Bunlardan bir tanesi heyecanlanarak,
elindeki büyük bir tabakla birdenbire yere yuvarlandı. Yemekler de
halılara dağıldı.
Misafirler utançlarından kıpkırmızı kesildiler. Fakat Atatürk Kral'a:
- "Bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim!"
dedi. Bütün sofradakiler Atatürk'ün bu sözlerine hayran oldular.
Atatürk garsona da "vazifene devam et" emrini verdi.
--spoiler--
tanım : edward ile atatrük anlaşmışmıydı sorusunu akıllara getiren durumdur.