iha muhabiri ismail güneş in 112 ile konuşurken ağzından dökülen şüphe çekici cümledir. olay anında yaralı iken tanımadığı birini mi görüyor yoksa şok halinde iken ne dediğini mi bilmiyor bilemiyoruz. ama 112 arayıp kendi durumunu gayet rahat açıklayabilen birinin şokta olduğuna ben inanmıyorum.
geriye kalan bir ton soru işaretini başlatan soru. ve son olarak ismail güneş'in olay yerinden 400-500 metre ileride bulunması. yerinden kıpırdayamayacak kadar kötüydü ya durumu. ayağı kırıktı, sıkışmıştı? 112 görevlisine öyle demişti.
ismail güneş duyduğumuz son cümlesinden sonra neler yaşadı kimse bilmiyor. şarjı bitti diyelim; 400-500 metre kırık ayakla ilerleyene kadar yanında yatanlardan birinin cep telefonunu kullanmak neden aklına gelmiyor ismail güneş'in?
son bir hamleyle sıkıştığı yerden çıkmışsa, neden cep telefonlarına doğru yönelmiyor?
hiçbir zaman aklımdan çıkmayacak olan, günlerdir gece gündüz kulaklarımda çınlayan sesin sahibinin şu "basit" cümlesi. "bu arkadaş kim ya?"
videonun 08:30. sn de duyduğumuz soru. http://www.iha.com.tr/hab...-in-112-ile-son-konusmasi
gerçekten ilginç bir durum.
sadece erhan abi diye seslenen ve sisten hiç bir şey göremediğini söyleyen biri neden bu tepkiyi verir anlamak güç gerçekten.
umarım sadece kaza sebebiyle tanınmaz hale gelen, yanındaki 5 kişiden biridir diyebildiğim soru. umarım başka cevabı yoktur bu sorunun. belki de 112'deki görevli bayana bir sitemdir bu. ''nerden buldunuz bu kadını'' diyemeyecek kadar kibar olduğu için ''bu arkadaş kim ya'' demiş olabilir.
