alevilerin gülüp geçmesi gereken bir durum olmalıydı ama henüz o kompleksten arınmış bir alevi yurttaşa rastlamadım şimdiye kadar. bazı tipleri de vardır ki bu tür durumları bir bayram sevinciyle karşılarlar. aha gördünüz mü? deyip klasik lak lak devam etsin isterler.
dün bir reklam gördüm. evin zili çalıyor, bayan kapıyı açar açmaz karşısında eli silahli bir adam. ardından da deniyor ki: eğer bizim kapılardan taktırırsanız bu durum olmaz...
hırsız yarat önce yani..
alevilerin önde gelenleri de bu hırsız misali örnekler vererek sürekli korkuturlar alevileri.
birisi çıkıp ta demez o laf onun cehaletini gösterir diye.
mikrofonu alır eline allah ne verdiyse dayanır artık..
dün gene bir haberde, siirtli 44 kişinin tecavüz ettiği çocukların haberi vardı.
oradaki bdp li bir iki yollu, açıklama yapacağız diye mikrofona sarılmış habire devlete sövüyor.
senin ecdadını... diye cevaplanacak açıklamadır bu resmen.
44 tane kürt 4 tane ilkokul öğrencisine tecavüz ediyor. bdp liler devlete havlıyor.
aynı mantık işliyor yurt genelinde.
demokrasi denince, özgürlük denince, hoşgörü denince pensilvanyalı fetullah da konuşur; tayyip de.
ikisi ve yalakaları özgürlük ve demokrasi savaşçısı kesilir, diyalogçu görünümüyle poz verirler.
gel gelelim bunun sahtekârlıktan ve kandırmacadan ibaret oluşu, alevilik mevzusu açılsa hemen ayyuka çıkar.
senin "'bu' aleviler" dediğin insanları yavuz selim 500 sene önce katletti, kuyucu murat katletti; daha dün çorum'da, sivas'ta
senin kafanla aynı kafadaki özde faşist sözde dindar ve hoşgörülü abilerin katletti, yaktı.
o aleviler kendi mescitlerinde ibadet etmek istedi, kuran'a kendi inandıkları şekilde. nasıl sen kendi inandığın şekilde inanıyorsan.
ibadetlerinde üç alev yaktılar: Allah, Muhammed ve Allah'ın arslanının adını zikrederek. hoşunuza gitmedi mi? evet gitmedi. aynı Allah'ı aynı peygamberi zikretmek bile içinizdeki o 'bu' alevilere karşı olan nefreti söndürmedi.
dedelerinizin, soyu lanetlenesice dedelerinizin hoşuna gitmedi. iftira attılar: aleviler ana bacı bilmezler, onların kestikleri yenmez ve diğer palavralar.
aleviler sistemin cinayetlerinden kaçtı, ibadetini gizli olarak yapmak zorunda kaldı. onlar gizli olarak yine Allah dediler, Muhammed dediler, Ehlibeyt dediler ama...
onların gizliliği sizin iftiralarınıza sermaye oldu.
Allah hakikati bilir mi? bilir. aleviler açısından bu bağlamda zerre sorun yoktur. mumsöndü diye atılan iftiranın iftira olduğunu aklı başındaki her namuslu ve konuyla ilgili kişi de görür.
alevilere atılan bir iftira var. ve bu iftiraya hala inananlar var.
hal böyle iken bu iftira tekrarlandığında bu iftiraya karşı olan tutumu neden bir de utanmadan sıkılmadan nasıl yadırgarsınız?
akli yeteneğiniz yerinde olsa diyecektim ki empati yapın. size yüzyıllarca iftira atıldığını ve sizin soyunuzun dışlandığını, katledildiğini düşünün. bu iftiralar, karalamalar bugün ifade edilse yetti ulan demez miydiniz? siz öyle derdiniz ki kan gövdeyi götürürdü. alevilerin bu iftiraları atanları kurşunlamamasına şükredin.
insanlıktan çıktığımızın resmidir mali gibi adamların televizyonlarda boy göstermesi. bir arpa boyu eğitim, bilim, insanlık, gençlik ve çocuklar namına programlar yapalım diyemeyen medyanın sadece ufak bir yansımasıdır.
tamamının canı cehenneme! imanı para olanın abdesti erken bozulur.
sonra da pozitif ayrımcılık deriz, lan bu memleket negatif ayrımcıların ağa babalarını barındırıyor bağrında. bundan sakın alevileri koruyorum anlamı çıkmasın, onların da kendi içinde yanlışları var her birimin olduğu gibi.
hani ne zaman adam oluruz sorusu var ya; hah işte onun cevabı "önce insan" olduğumuz zamandır. insan yaptıklarını, eylemlerini ve söylemlerini önce kendi vicdan süzgecinden geçirdiği vakit insandır.
bu konuya söylenecek başka bir söz yok!
mali gibi bir, kadınları seks objesi olarak gördüğünü hiç saklamamış kimsenin bu kadar hunharca savunulmaya kalkılması bile bir takım kendi iğrençliğiyle yüzleşemeyen insanların onun arkasına kendini gizlenerek, kendi yerine onun borazanlığından fayda bekleme göstergesidir.
en ufak bir hareket diyerek eğer milyonlarca aleviyi ensest ilişki ile itham etmekten bahsediyosan eğer, sen bir götsün. Tabii senin için ensest ilişki aile ritüellerinden biriyse, senin için annenle bacınla yatmak ufak bir hareketse lafım olmaz götlüğüne.
kusura bakmasın sözlükte, formatı da. saygı, sevgi, seviye gibi kavramlar böyle düşünen mahlukatlar için geçerli değil benim nezlimde.
önceki densizliklerine seyretmeyi reddederek ve devletin resmi kurumlarının karar vermesini bekleyerek tepki yoktu veya vardı demek karnından konuşmaktır.
sittin senedir ekranlarda pek seviyeli şov yapan mali yi bu koruma ve kollama çabası nedir anlayamadım. hani diyeceğim yarışmasından bize de hediye çıkar umuduyla yaşıyorlar veya ekibinde, hostesleri arasında kendileri, eşi, dostu yakınları olanlar var diye düşünmeye başlayacağım.
arkadaşım, hiç kimsenin ekranlarda densiz, yersiz, ne dediğini bilmeyen adam istemiyoruz deme hakları yok mu? var. varsa bunu kullanıyorlar. ortada nerde çığrından çıkmış bir tepki gördün de bu hükme vardın?
birilerinin paşa keyfi için kimse medenice tepkisini ortaya koyup, arkasında durmasın diye bekleniyorsa, bu çok andavalca bir beklenti içinde olduğunun farkına varamamışlıktan ileri gelir.
alevilere yönelik cehalet kokan alçakça ithamların "baymadığı" bünyenin serzenişidir.
sen ve ailen hakkında, sırf inançlarından dolayı, böyle yezitçe laflar edilseydi, olmayan şeyler sanki varmış gibi gösterilseydi, sen ne yapardın he?
alles adlı yazar kendine gelmeli, burada insanların haklı bir tepkisi var. yıllardır yok sayılan, inançları handiyse bir müşriklik gibi sunulan, horlanan, tarih boyu tarif edilmez tecavüzlere maruz kalan bir toplumdan bahsediyoruz.
sen defter dürme deyiminin nereden geldiğini biliyor musun alles?
bu topraklara hiç bir ordunun kanı akmamıştır, dökülen alevi kanlarının yanında.
ve türkiye'de ve hatta rumeli'de müslümanım diyenlerin yüzde doksanının ataları alevilik kapısından girmişlerdir islam'a!
empati yapmayı becerememiş insanların vereceği tepkidir.
şimdi şöyle bir durum var. komşunuz sağda solda çıkıp "x'in evinde ensest ilişkiler yaşanıyor, oğlan anasını, babası kızını beceriyor, onlar evde yokken analarıyla kızları lezbiyen ilişki yaşıyor" derse ve bu külliyen yalansa. ne yaparsın?
ağır mı oldu? evet, ifadeler ağır oldu. ama unutulmamalı ki alevilere yönelik söylenen iftiranın bu iğrenç konudan bir farkı yok.
düşünce sistemini geliştirememiş, kendisi gibi olmayanları ihanetle, hainlikle, kahpelikle suçlamış güruhun hiçbir zaman anlayamayacağı olaydır.
ben ne miyim? sunniyim. hem de aleviler ile aralarının hiç iyi olmadığı söylenen sunni kürtlerdenim. ama ben aslında insanım. en azından bunu becermeye çalışıyorum.
yıllarca böyle insafsızca böyle adice iftiralara maruz kalan alevilerin verdiği tepki gayet normaldir.
hala bu kafa da bu düşüncede olan insanların olduğunu görmek, üstelik buna bir televizyon programında şahit olmak acıdır.
elbette büyütülür, elbette öfkelenilir çünkü söylenen hafife alınacak birşey değildir.hele alay konusu, eğlence malzemesi asla olamaz.
günümüzde türbanlıların verdiği abartı, bitmek tükenmek bilmeyen tepkiler kadar normaldir.
ama pardon tepki veren aleviler olunca, tepkinin yersiz olduğunu düşünmekte normaldir, aleviyse hiçbirşeye hakkı yok mantığı hala bu ülkede devam etmekte ne yazık ki.
programda söylenen bir mumun sönmesi değil, bir topluma bir mezhebe atılan iftiranın alaycı bir şekilde gündeme gelmesidir ve böyle bir imada bulunma çabasıdır.
üzülüyorum bu cehalete...
m.ali erbil bir türbanlıya hakaret etseydi yada tayyip'e kanalın binası bile yıkılırdı eminim, gayette normal olurdu.
hz. ali'nin şu sözüyle olayı özetliyorum.
haksızlığın önünde boyun eğme, hakkınla beraber şerefini de kaybedersin.
not:ne alevi ne sünniyim insanım.
aleviler tepkilerinde haklıdır; yıllarca bu ülkede zulüm görmüş, asimile edilmeye çalışılmış ve karalanmış bir kültürün bazı sözlerden alınması çok doğaldır. örnek vermek gerekirse abd'de siyahi bir insana zenci dediğinizde size tepki göstermesi...
duygusallık bazen sonradan kazanılan bir şey de olabiliyor. aynı yere çalışmak bazen karşındakinin hissiyatını aynı noktaya toplamana sebebiyet verebiliyor. türban yasağı olmasaydı insanların türban konusundaki algı oralaması günümüzdeki düzeye ulaşabilir miydi? uzun zaman dinsizlikle ittiham edilmiş bir toplumu; oruç namaz ve bu iki ibadete kıyasen daha az önem arzeden ibadetler konsundaki yorumlarını din düşmanlığına varacak bir değerlendirmeye gerekçe göster, yüzyıllarca üvey evlat muamelesi yapmanı bir türlü izah edebilecek bir gerçekçilik takınma, ibadethanelerine mabed muamelesi yapma sonra da hakaret olduğunu ıspatlamak için hiçbir gayrete gerek kalmayan aptalca cümlelere karşı takındığı savunmacı tavrı abartı addet!! senin yüzyıllarca yaptığın muamele abartı değil de alevinin kendini haklı savunması mı abartı? valla tuhafsın insanoğlu!
insanların kendileri hakkında ortaya atılmış iftiraların ısıtılıp ısıtılıp ortaya konmasına tepki göstermesine "baydı" demek empatiden uzak bir davranış tarzıdır. aşırı tepki durumları olabilir, yanlış anlamalar olabilir; elbette bunlar da uyarılır, zaman içinde aşılır. ama asıl "mum söndü" gibi iftira laflarının acilen toplumun bilinçaltından ve bilinçüstünden temizlenmesi ve kazara veya kazara olmayarak kullanıldığı her türlü telaffuzdan kalkması daha önemlidir.
bu kadar hassasiyet her konuda fazladır.
ve bir çeşit zayıf nokta vermektir isteyene . bilerek veya bilmeyerek kullanılır. hoşgörü lazım hepimize her konuda.
tepkinin fazlası da fazla.
edit: başlığı açan vodvil karakteri afacan başlığına sahip çıkamadığı için ihale bana kalmış. yazdıklarımı az çok okuyan bir vatandaş böyle ucuz bir başlık açmayacağımı rahatlıkla farkedebilir.