mimaride, yapının işlevselliğinin dışa vurumudur. birimler tek başlarına dışarıdan okunabilirler. organımsı mimari ile özdeş olan bu akımda, strüktürü saklamamak ve formu zoraki bulmaktansa, forumun kendi kendini bulmasını sağlamak esastır. louis kahn'ın pennsylvania üniversitesi laboratuvarı ornek verilebilir. onun dışında richard rogers'ın sirkulasyon alanlarını özellikle belli etmesi de onu brütalist yapabilir.
1950'lerde ingiltere'de ortaya çıkmış mimari bir akımdır. le corbusier'in marsilya konutları ve ronchamp şapelinden etkilenilmiştir.
ilk olarak yapının beton kısımlarının dışarıdan algılanması olarak ortaya çıkmışken zamanla yapıya dair bütün detay, malzeme, hatta tesisatın bile dışarıdan açıkça okunması durumuna dönüşmüştür. richard rogers ve renzo piano'nun pompidou merkezi bu akımın en iyi örneğidir.