italyan bilgisayar programcısı Alberto Brandolini tarafından 2013 yılında formüle edilen Brandolini Yasası Saçmalık Asimetri Prensibi (Bullshit Asymmetry Principle) olarak da anılıyor. Bu yasa elbette ampirik bir yasa değil daha ziyade bir gözlem. Yasaya göre bir saçmalığı çürütmek için harcanan enerji, o saçmalığı üretmek için harcanan enerjiden fazladır. Türk kültüründen "Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış" deyişiyle özetlenebilen sözdür. Yani bu yasaya göre genellikle doğruluk, kanıt veya mantık gibi şeylere aldırmadan bir argüman öne sürmek, bu argümanın yanlış olduğunu kanıtlamaktan çok daha kolaydır.
Örneğin, eğitim alanında yazılar yayınlayan bir kişi düşünün. Bu kişi kolayca görüşlerini destekleyen bazı özlü sözler oluşturur. Sonrasında da bu sözlerin yetkili bir kaynaktan geliyormuş gibi görünmesini sağlamak için altına Albert Einstein yazabilir. Bunu yapmak için harcadığı zaman muhtemelen çok az olacaktır. Ancak söz konusu otorite figürünün aslında bu sözü söylemediğini kanıtlamak için çok fazla çaba harcanmasını gerekecektir. Hatta bir iddia kimi zaman yanlışlanamayan veya çürütülmesi çok zor olan konuları da içerebilir. Bu da onu çürütmek isteyenler için daha fazla soruna neden olur.
Aslında Brandolini yasası bir çok kişinin merak ettiği bir sorunun da cevabını vermektedir. Sonuçta etrafta saçma iddialar dolaşmaya ve hatta yaygınlaşmaya başladığı zaman, konu hakkında araştırmalar yapan bir uzmanın neden ortaya çıkıp bunlara bir cevap vermediğini merak ederiz. Ancak bilimsel bilgi üretmek ile uğraşan bir uzman muhtemelen çok yoğundur. Bu noktada bu yasa zamanının sınırlı olduğunu ve saçmalığı çürütmek için harcayacağı çabanın çok fazla olduğunu ona anımsatacaktır.