izombie'de liv'in zombi sevigilisi lowell tracey rolünde karşımıza çıkmışlığı da var kendisinin. birkaç bölümdü ama olsun, gözümüz gönlümüz açıldı. şimdi de deccal, damien thorn olarak karşımızda. yirim ben bunu, zombiyken de şeytanken de.
merlin gibi aslında çok da harika olmayan bir dizinin dünya çapında reyting yapabilmesini sağlayan bir yakışıklılığa sahip oyuncu. sokakta görülse istem dışı takip edilesi bir tip, öyle bir yakışıklı öyle bir ingiliz.
kendisi gerçek hayatta gwen kişisiyle çıkmaktaymış.
Kendisine bir şiir yazdım:
sırma saçlı bradley, neylersin
sen ki nasıl gweni seçersin
gwen ki gij bir adet kız kurusu
neyleyen sanki kornişon turşusu
ördek dudaklı haşin bakışlı yiğidim benim
gel sana mantılar börekler vereyim
favorisi yemeği biftekmiş. tabi senin hiçbi çirkin gudubet kız arkadaşın besleyememiş seni. sen beni al beni al ben sana pastalar börekler açarım mantılar yaparım ingiliz tosunum benim.
eski sevgilime benzettiğim şahıs. özlediğimde hep bunun filmlerini izlerim. aslında ilk başlarda çekici geliyor ama sonradan itici. herifin ağız kısmında anlayamadığım bir tuhaflık var. neyse sahibine bağışlasın.
hayatında sadece yedi kitap okumuş, onlar da harry potter... ama yine de kendisini tebrik etmek lazım, ona hayran olan kızlardan daha fazla kitap okuduğu için. abaza kızların favori aktörü diyebiliriz tanım yerine...
hayatımda beğendiğim nadir sarışın erkeklerden biri olup gerçek hayatta dizideki gwende ne bulduğunu anlayamadığım, izlemekten zevk aldığım, müthiş aksana sahip ingiliz oyuncu.
merlinin yakışıklı ve bir o kadar da aptal prensi arthur. Karakter olarak Arthur sana sesleniyorum: abi taş gibi morgana dururken başka kız mi bulamadın !
