Daha evvel evlilik yapmamış kadınların korktukları, pek tercih etmedikleri durum. Gerci bu durum erkegin biraz cüzdanının kalınlığına da bakıyor son yıllarda.
Sebep ne açık açık konuşulmalı aslında ve bosandığı esiyle eger cocuk varsa nasıl bir iletisim icindeler gözlenmeli. Ne yasanmıssa yasanmıs aradaki saygıyı kaybetmemiş, boşandığı esine siddet uygulamak gibi girisimleri olmamış medeni insanlar gözümde ayrı yerdeler. Insanlar evlenir ayrılır, sonuçta yürümeyecek bir evlilik icinde hayatı ziyan etmektense ayrılıp kendi yoluna gitmek kadar dogru birsey yok bence.
sonuçta karşısındaki insan bazı şeyleri tüketmiş, o heyecanı bir kere yaşamış biri. ilkinin sonu hüsran olduğu için ikincisinde temkinli olacak ve aynı şeyleri yaşamamak için sürekli bir şeyleri düzeltme, müdahale etme isteği duyacaktır.
bu konuda çevremden edindiğim derin tecrübelerle beraber birkaç şey yazmak isterim. öncelikle türkiye'de kadın-erkek eşitliği olmadığı gibi boşanmış kadın ve erkeklerde bu eşitsizlik erkeğin lehine kadının aleyhine en uç noktalardadır. ancak dikkat edilmesi gerekilen şey şudur ki eğer erkek ya da kadın hiç farketmez. boşanan kişi yeni boşanmışsa biraz tereddütle yaklaşılması gerekir. çünkü kötü biten olayların * sonunda insanlar tutunacak birilerini ararlar. o an bunun adını koyamazlar ancak daha sonra her şey normale döndüğünde işler çok farklı bir hal alabilir. böyle olunca da bundan en fazla etkilenen siz olacaksınız.
