bos islerin adamı olmakla sonuclanacak aktivite, gel gelelim buradaki en buyuk sorun kime göre neye gore bos is oldugudur, kimine gore kitap okumak bos is iken, kimine gore sozlukte entry girmek bos istir, bir baskasına gore de televole izlemek bos istir, ama toplumun genelinin "bos is" olarak atf ettigi seyler vardır ki bunlar gercekten "bos istir" ornek vermek gerekirse, vefa bozacısındaki kucuk aynacıklardan olusmus kolondaki aynacıkları saymaya calısmak "bos is"tir.
son zamanlarda birçok yazarda görülen olgudur. yanlış veya hatalı birşey yazıldıktan sonra hemen entrynin altına bakınız vererek kişiyi aşağılayan yazılar yazarak veya diğer entrylerde bu olayı büyüterek ortalığı kızıştırmaktır. uludagsozluk anlayışlı yazarların sitesi olarak hafızalara ye etmiştir. o yüzden insanlar boş işlerle uğraşmak yerine ozel mesaj butonunu kullanmalıdır.
işsizlik durumu yoktur aksine devamlı bir telaş, iş bitirme havası vardır. lakin yapılan işin mahiyeti sadece yapan kişiyi tatmin eder. kendisinden başka kimseye yaramayacak işlerdir bunlar.
ya faydalı bir iş yapmaya cesaretiniz olmadığından ya çok üşengeç olduğunuzdan ya da zamanında bi sürü gerekli iş yaptım biraz da bpş iş yapayım dediğniizden yaparsınız bunu. arada kızarsınız kendinize ama yapacak daha iyi bir iş bulamazsınız bulsanız da üşenirsiniz yapmaya.
Sözlükte yazmak kesinlikle bunlardan biri değildir. Sözlükler insana fikirlerini internet üzerinde duyurabilme imkanını verir en basitinden. Ha diyeceksin ki ben bloglardan tumblrdan vs. Da fikirlerimi duyurabilirim. O da olur. Sözlük bir amaç değil araçtır. Sen bunu birine laf atmak laf yetiştirmek yollarla kullanırsan elbette boş iş olarak görürsün. Yararlı bir şekilde kullanırsan sözlükte yazmak boş değil aksine dopdolu bir iştir.
sözlük'te yazmaktır. sözlük'te düşmanının yazdıklarına bakıp sinirlenmektir. niye ben sinirleniyorum ya... Bir de üstad'dan alıntı yaparak; geçmişimi çöpe attım. Bunu da köpekler karıştırır diyor. Ulan senin geçmişin bana verdiğin zararlar zaten. Yani benim hakkıma girdin, hala girmeye de devam ediyorsun. Benden öncekiler mi? Zerre umrumda değil. Sadece tavsiyem: evleneceğin adama geçmişini anlat. Örtülü, mazisi tertemiz kız ayakları yapma.
Diyorum ya: sözlük'te senin yazılarını okuyup sinir olmak boş iştir diye. Sözlük'te yazdıkça da entrylerine rastlayacağım elbette. Ayrılıp başka sözlükte yazayım desem orada da beni bulup orayı da işgal edeceksin. internet hiç kullanmasam arkadaşlarının telefonundan sms yoluyla ulaşacaksın veya numaramı abazanlara dağıtacaksın. Telefon kullanmayayım (bu devirde imkansız ama) diye düşünüyorum. Bu sefer evime, gittiğim camiye dahi gireceksin.
Bir de dağdan geldin bağdakini kovuyorsun. Sana bu sözlükte yazdığımı söylemem en büyük hatamdı...
Tabi Allah'tan ümit kesilmez ama; kurtulamayacağım sanırım...
ilkokul 5. sınıftayken arkadaşlarım tüm silgiyi sırada silerek parçalarlardı bir uhu yardımı ile birleştirip dolaba veya soğuk bir ortama koyarlardı, bir sonraki gün getirip siliyor mu diye deney yaparlardı amk sen ne boş insansın silen silgiyi parçala birleştir siliyor mu diye kontrol et. işte o bilim adamları bizim sınıftan çıktı. silgiden benzin falan yapmaya çalışıyorlar şimdi.