Hangi birini yazsam diye düşündüm ama otobüste yaşadığım anı beni en çok kahredeni.bahsettiğim gibi otobüsteyim yine ve otobüste boş boş etrafı seyretmek yerine kitap karıştırıyordum.şu an hatırlayamadığım bir konuyu düşünüyorum.neyse otobüs yine durağın tekinde durdu ve sırayla insanlar binmeye başladı ve birisinin "yetersiz bakiyesi" olduğunu duydum.adam sesi duyunca kendini kötü hissetti ve bende o halini görünce buyrun benden basın dedim.kartımı alırken nezaket icabı "teşekkür ederim buyrun paranızı veriyim" tarzı bir şey bekliyorum fakat insanlıktan nasibini almamış bu insan kırması bir şey demeden sanki ben kartımı vermek zorundaymışım gibi sadece uzattı.normalde "canı sağolsun" diyeceğim durumda verdiğim kartıma acıdım.
adam kör.yanında karısıyla halı alacak.arkadas yirtinmakta satis icin ve karisina onu bunu anlattiktan sonra adama donup "look at this beautiful carpet." diyor...cevap? "i would like to if i ever could." buz ortalik.sonuc? satis gerceklesdi.hata miydi o laf? tillahi.amma velakin hayat isde bu.